Tacirler arasındaki ayıplı mal satışından kaynaklanan uyuşmazlıklarda ayıp ihbarının tanıkla ispat edilemeyeceği- TBK'nun 225. maddesinde ağır kusurlu olan satıcının, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulumayacağı, satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hükmün geçerli olduğu-
Fesih akdî ilişkiyi ortadan kaldırmaya yönelik bozucu yenilik doğuran bir hak olup, fesih ile akdî ilişkinin geriye etkili sona ereceği kabul edilmekte ise de; inşaatın geldiği seviye itibariyle sözleşmenin geriye etkili feshinin adalet duygularını zedeleyeceği hallerde Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu'nun 25.01.1984 gün 3/1 sayılı kararı uyarınca feshin ileriye etkili sonuç doğuracağının kabul edildiği- Feshin geriye etkili olması durumunda, sözleşme hiç yapılmamış (yok) farz edilerek hüküm doğuracağından taraflar karşılıklı olarak birbirlerine verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerince geri alabileceği, ileriye etkili fesihte sonucun farklı olduğu, burada arsa sahibinin yüklenicinin gerçekleştirdiği inşaat oranında arsa payını devretmekle yükümlü olmakla beraber yüklenicinin kusuru nedeniyle uğradığı zararların ödenmesini de isteyeceği, ancak, gerek Daire, gerekse Hukuk Genel Kurulu Kararlarında, akdin ileriye etkili feshedilebilmesi için inşaat seviyesinin %90 ve üzeri orana ulaşmış olması gerekeceği- Mahkemece, dava konusu inşaatla ilgili, işlem dosyası, tasdikli projeler ve ruhsatlar getirtildikten sonra, konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılıp, inşaatın son olarak geldiği seviye, sözleşme ve projesine göre eksik imalâtlar, yapının yasal hale getirilmesi için ne gibi iş ve işlemler yapılması gerektiği ve bunlar için gerekli olan masraflar tespit edilerek, eksikliklerin ve yapının yasal hale getirilmesi için gerekli olan masrafların davalı yüklenicinin mirasçıları tarafından depo edilmesi yoluyla sözleşmenin ileriye etkili olarak feshine karar verilmesi, aksi takdirde, sözleşmenin geriye etkili olarak feshi gerektiği sonucuna varılması halinde, davacı arsa sahibince, sözleşme ile yükleniciye devredilen, yüklenici tarafından da davalılara devredilen bir kısım arsa paylarının tapusunun iptali de talep edildiğinden sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Keşif tarihi itibariyle inşaatın henüz tamamlanmadığı, geniş bir inşaat alanında açık inşaat alanı şeklinde faaliyetlerin devam ettiği, konutların teslim tarihi ....2014 olarak kabul edildiği ve karar tarihi itibariyle davalı belediyenin henüz edimini yerine getirmediği, TBK. mad. 123 uyarınca davalı belediyenin temerrüde düştüğü ve borcun ifa edilmesi için uygun bir süre verilmesi gerektiği gerekçesiyle, inşaatın bitim tarihi olarak belirlenen ...2014 tarihinden itibaren borcun ifa edilmesi için 1 yıl 6 ay süre verilmesine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Davacının takip talebinde belirtilen miktarında davalıdan bakiye iş bedeli alacağı bulunan davada, davalı iş sahibi davacı yüklenicinin keşide ettiği ihtarnameye rağmen süresi içinde barter çekini davacıya teslim etmeyerek temerrüde düştüğünden, davacının iş bedelinin nakit olarak talep etmekte haklı olduğu-
Gecikme tazminatında zamaşımı süresinin bağımsız bölümün teslim edilmesi gereken tarihten itibaren başlayacağı- Tacir olan davacı şirket ile davalı arsa sahipleri düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi, hem karşı dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6762 s. TTK. mad. 12/3 uyarınca ve hem de birleşen dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 s. TTK. mad. 19/2 uyarınca ticari iş niteliğinde olduğundan, davacı yüklenici şirketin avans faizi isteme hakkına sahip olduğu- TBK. mad. 99 uyarınca, ıslah talebi sırasında seçimlik hakkını dava tarihinde geçerli kur üzerinden kullanan davacının, artık bunu değiştirerek ıslah tarihindeki kur üzerinden talepte bulunmasının mümkün olmadığı-
Menfi zararın ilk ihaleye davalı yükleniciden başka teklif veren varsa kalan işin en yakın bu teklif ile aynı koşullarda makul süre içerisinde ihaleye çıkılması halinde 2. ihale sonucunda yaptırılabileceği bedel arasındaki fark olarak hesaplanması gerektiği- Davacı davasında menfi zararla birlikte ceza kesintileri ve diğer kesintiler de dikkate alınmak suretiyle fesih kesin hesabı sonucu uğradığı zarar ve oluşacak alacağının tahsilini istediğinden fesih tasfiye kesin hesabının mahkemece çıkartılması gerektiği- Karşı davayla ilgili olarak yüklenicinin hakettiği imalât bedeli ve yapılan ödemeler, asıl davada fesih tasfiye kesin hesabı çıkartılacağından o davada araştırılması gerekmekte ise de; yüklenici ödenmeyen iş bedeliyle ilgili ayrı bir dava açtığına göre fesih tasfiye kesin hesabı sonucunda ödenmemiş iş bedeli alacağı saptanırsa bu miktarın karşı davada hüküm altına alınması gerektiği-
İntifa hakkı terkin edilmeden bakiye intifa bedeli yönünden dava açılamayacağı- Dava, taraflar arasındaki bayilik ve intifa sözleşmelerinin Rekabet Kurulu kararı ile süresinden önce sona ermesi nedeniyle, sözleşme kapsamında davalılara ödenen intifa bedeli, yatırım teşvik desteği, duran varlık-inşaat bedelleri ve yatırım bedellerinden bakiye süreye isabet eden miktarın davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece mahallinde yapılacak keşif ile davacı yanca iddia edilen kalıcı yatırımların taşınmaz üzerinde yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise akdin feshinden sonra da davalı yanın aynı yatırımları kullanarak ticaretine devam edip etmediği, bir başka deyişle anılan kalıcı yatırımların taşınmaza değer katıp katmadığı tespit edilerek, şayet bu yatırımların taşınmaza değer kattığının tespit edilmesi halinde bunun davacı yanca talep edilebileceği gözetilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Davalı kiracının basiretli bir tacir gibi davranarak kiralamadan önce yapıldığı iddia edilen ve sözleşmede yapılacağı kararlaştırılan tadilatların imara aykırı olup olmadığını, bu tadilatların ruhsata bağlanıp bağlanamayacağını araştırması gerekirken gerekli araştırmayı yapmayarak ya da sonuçlarını kabul ederek, taşınmazın bulunduğu lokasyonun önemi sebebiyle taşınmazı kiraladığına göre davalının haklı sebeple kiralananı tahliye ettiğinin kabul edilemeyeceği- Kiralanan, haklı bir sebep olmaksızın erken tahliye edildiğine göre kural olarak kiracının, kira dönemi sonuna kadarki kira parasından sorumlu olacağı; ancak TBK. mad 114 ve 52 uyarınca kiraya verenin de zararın artmasına neden olmaması gerektiği, kiracının sorumluluğunun, kiralananın kira sözleşmesindeki bedel ve koşullarda yeniden kiraya verilebileceği süre kadar olduğu (TBK. mad. 325)- Mahkemece bilirkişi tarafından eski hale getirme ve yeniden kiraya verme süresi olarak belirlenen 30 günlük kira parasından kiracının sorumlu tutulması gerekirken, kusur indirimi yapılmak suretiyle karar verilmesinin hatalı olduğu-
Kiralanan taşınmazlar tarla vasfında olup davacı kiracı akdi feshettiğini noter ihtarı ile davalıya bildirdiğinden, akdin en geç fesih bildiriminin davalıya ulaştığı tarih itibariyle sona erdiğinin kabulü gerekeceğinden, davacının kira ödeme yükümlülüğünün akdin sona erdiği tarihten itibaren taşınmazların aynı koşullarda yeniden kiraya verilebileceği makul bir süreye kadar devam edeceği- Davacı dava dilekçesinde ikinci yıl kira bedeline yönelik icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti yanında kira süresi sonuna kadar olan dönemler için davalının elinde olan senetlerin iadesini de istediğinden, mahkemece davacının kira ödeme yükümlülüğünün hangi tarihte son bulduğunun bilirkişi marifetiyle tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Dava tarihi itibariyle ve hatta yargılama sırasında dahi inşaatın ikmali ile teslim edilmediği, yapılan keşif ve alınan bilirkişi kurulu raporu ile saptanmış, böylece yüklenicinin sözleşmedeki edimlerini yerine getirmeyip, teslimde temerrüde düştüğü anlaşıldığı, davacılar ise BK'nın 106. maddesindeki seçimlik haklarını kullanarak, gecikme nedeniyle kira tazminatı ile eksik ve kusurlu işler nedeni ile doğan zararlarıın tazminini istediğinden, mahkemece, davacıların eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedeline yönelik talepleri hususunda işin esasına girilerek toplanan deliller çerçevesinde bir hüküm kurulması gerekeceği-
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • kayıt gösteriliyor