Davalı hakkındaki davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerekeceği-
Önalım hakkına konu davada, açık olmayan veya çelişik fıkralar kapsayan hükümlerin tavzihinin istenebileceği-
Davacı süresinde dava açarak önalım hakkının tanınmasını istediğine ve önalım hakkının kullanılmasında da yasal bir engel bulunmadığına göre bu hakkın kullanılmasından sonra hisseyi başkasına temlik eden davalının iki satış arasındaki farkı tazminat olarak ödemesi gerekeceği-
Önalım hakkını kullanmayan davacının tapuda yapılan satış sebebiyle önalım hakkını kullanması T.M.K'nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı-
Yasal önalım hakkının kullanılması ile ilgili hak düşürücü sürenin satışın hak sahibine noter aracılığı ile bildirildiği tarihte başlayacağı; öğrenme tarihinin esas alınamayacağı-
Paydaşlığın giderilmesi davalarında tüm paydaşların davada yer alması zorunlu olup taraf teşkili sağlanmadan esasa girilemeyeceği-
Bilirkişi raporunun tanık beyanları ile doğrulanmadıkça bedelde muvazaa iddiası yönünden keşfin yeterli delil olmayacağı-
Davaya konu payların ilişkin bulunduğu taşınmazların fiilen taksim edildiğinin ve tapuda pay satışı gibi görülen işlemin gerçekte ev satışına yönelik olduğunun saptanması halinde, açılmış olan önalım nedenine dayalı iptal ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekeceği–