4721 sayılı Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre soybağının reddi davasının, babalık karinesi kapsamında yer alan dolayısıyla babalık karinesinden faydalanan çocuğun soybağının ortadan kaldırılmasını ifade eden bir dava olduğu, babalık karinesinden faydalanma olmadan kocanın nüfus kütüğüne kaydedilen çocukla koca arasında soybağının kurulmasının söz konusu olmadığı, bu nedenle çocukla koca arasında soybağının bulunmadığının tespitine yönelik olarak açılacak dava soybağının reddi davası değil, yanlış kaydın düzeltilmesi amacına yönelik kayıt düzeltme davası olduğundan, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olacağı-
Dava, Türk Medeni Kanunu'nun 286 vd. maddelerine dayalı olarak açılan soybağının reddi istemine ilişkin olup, kamu düzeni ile yakından ilgili olan bu tür davalarda, Türk Medeni Kanunu'nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun uygulanacağı, anılan madde uyarınca, hakim maddi olguları re’sen araştırıp ve kanıtları serbestçe takdir edeceği, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 325.maddesi uyarınca tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işlerde, hâkim tarafından re'sen başvurulan deliller için gereken giderlerin, bir haftalık süre içinde taraflardan birisi veya belirtilecek oranda her ikisi tarafından ödenmesine karar verileceği, belirlenen süre içinde bu işlemlere ait giderleri karşılayacak miktarda avans yatırılmazsa, ileride bu gideri ödemesi gereken taraftan alınmak üzere Hazineden ödenmesine hükmedileceği- Mahkemece yöntemine uygun şekilde yargılama yapılmak suretiyle DNA testi yaptırılıp alınacak rapor doğrultusunda bir karar verilmesi gerekeceği-
Soybağı kaldırılmadıkça babalık davasının görülemeyeceği-
Uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkesin, soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğu, haklı bir sebep olmaksızın bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde, hâkimin incelemenin zor kullanılarak yapılmasına karar vereceği-
Hakimin maddi olguları resen araştıracağı ve kanıtları serbestçe takdir edeceği, soybağı davaları kamu düzeni ile yakından ilgili olduğundan mahkemelerin hiç bir kuşku ve duraksamaya neden olmaksızın karar vermek zorunda olduğundan, olaylarda salt taraf beyanları, tanık anlatımları ile yetinilmeyip, iddia ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp, alınacak rapor da gözetilerek karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkes, soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğu-
Uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak, ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkesin, soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olacağı ve haklı bir sebep olmaksızın bu zorunluluğa uyulmaması halinde, hâkimin, "incelemenin zor kullanılarak yapılmasına" kararı vermesi gerekeceği-
Türk Medeni Kanununun 284/2. maddesi uyarınca yapılan ihtarlı davetiyeye rağmen tıbbi incelemeden kaçınan davalı aleyhine babalık olgusunun ispat edilmiş sayılması gerekeceği-
Mahkemece hükme esas alınan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığınca düzenlenen rapor davacının şahsi müracaatı üzerine alınmış olup, gerek kimlik tespiti, gerekse fotoğraf bulunmaması nedeniyle tereddüte sebep olduğundan mahkemenin sevki ile Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmak suretiyle sonucu uyarınca karar verilmesi gerekeceği-