Adi kiraya ve hasılat kirasına ilişkin takiplerle ilgili olarak İİK.’nun 269. maddesinde "kira bedelinin hangi aylara ait olduğunun açıklanması gerektiği"ne dair bir düzenleme mevcut olmadığı- Borcun sebebinin ve alacağın konusunun hangi aya ilişkin olduğunun net olarak takip talebinde gösterilmesi gerektiğinden bahisle "itirazın kaldırılması" davasının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
Alacaklının takibi sürdürme iradesinin bulunması halinde, ödeme emri kendisine tebliğ edilememiş olsa da borçlunun itirazda bulunabileceği-
Ödeme emrine ilişkin tebligat,Teb. K.nun 17. maddesine aykırı olarak borçluya tebliğ edilse de, borçlu vekilinin icra müdürlüğüne verdiği dilekçe ile borca itiraz etmesi nedeniyle Teb. K.'nun 32. maddesi gereğince en geç bu tarihte tebliğ işlemine muttali olduğunun kabulü gerekeceğinden, icra mahkemesine yedi günlük süreden sonra yapılan şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerektiği-
Mahkemece, borçlu adına İİK'nın 62 ve 66. maddeleri gereğince usulüne uygun olarak yapılmış bir itirazın bulunmadığı gözetilerek, alacaklının şikayetinin kabulü ile borçlu hakkındaki takibin devamına karar verilmesi gerekeceği-
İtirazın, duruşma açılmadan dosya üzerinden sonuçlandırıldığı ve alacaklı vekilinin bir cevap da vermediği anlaşıldığından, borçlu aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İtiraz dilekçesinin üzerinde yazılı tarihin itiraz tarihi olarak kabulüne imkan bulunmadığı; itiraza esas olan tarihin anılan dilekçenin icra tutanağına geçirilip UYAP sistemine işlendiği tarih olduğu-
Yedieminlik ücretinin takip masraflarından olduğu ve satış tutarından öncelikle alınacağı, bu sebeplerle yedieminlik ücretinin ancak takip masrafı olarak muhafaza tedbirinin uygulandığı takip dosyasından talep edilebileceği, yedieminlik ücretinin muhafaza tedbirine konu takip dosyasından başka bir dosyada ayrı bir takip konusu yapılmasının söz konusu olmadığı-
İcra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesini zorunlu kılan yasal bir düzenleme mevcut olmadığından şikayet üzerine icra mahkemesince verilen ödeme emrinin iptali kararının ardından borçluya yeni ödeme emri gönderilebileceği, yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçlunun itiraz ve şikayet hakkının yeniden doğacağı-
Takibin şekline göre İİK'nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazın icra dairesine bildirilmesi zorunlu olup borçlunun icra mahkemesine başvurmasının hukuki bir sonuç doğurmayacağı-