Davalı borçlu aleyhine yapılan takibin muvazaalı olduğu iddiasıyla açılan iptal davasında,  davacı alacaklıya, icra takibine konu alacağı temlik alan kişinin davaya dahil edilip edilmeyeceği, edilmeyecekse davanın tazminat istemine döneceği hususunda seçimlik hakkının hatırlatılması davaya dahil edilmesinin istenilmemesi halinde davada taraf olarak gösterilenin tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmesi gerektiği
Davacı tarafın dava dilekçesinde davalının adresini göstermiş olması, bu nedenle dava dilekçesinde bulunması zorunlu unsurun dilekçede belirtilmiş olduğu göz önüne alınarak davalının tebligata yarar açık adresinin mahkemece araştırılması sonucu tespit edilen adreslere yapılan tebligatın da iade geldiği anlaşıldığından, artık ilanen tebliğ hususunun düşünülmesi ve sonucu dairesinde hüküm kurulması gerekeceği- İİK'nun 282/1. maddesine göre tasarrufun iptali davalarının borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan şahıslar aleyhine açılacağı, dolayısı ile borçlu ile üçüncü kişi arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan, borçlu hakkındaki işbu davanın tefriki ile davanın açılamamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Dava konusu alacağın bozma ilamından sonra başka bir şirkete devredildiği anlaşıldığından. .........'nin davada taraf sıfatı bulunmadığından hakkında bir karar verilmesine de yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği- Davanın müracaata kalması üzerine alacağın temlik edildiği şirket tarafından yapılmış yargılamanın yenilenmesi talebi olmadığından, HMK’nın 150/5.maddesi gereğince söz konusu şirket ile ilgili davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesine göre mecburi dava arkadaşı olan davalılar yararına dolayısı ile borçlu yararına da vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
İİK’nun 282. maddesi hükmü gereğince tasarrufun iptali davalarında, davalı olarak borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan kişiler arasında mecburi dava arkadaşlığı olduğu; buna göre davalı olarak borçlu ile birlikte lehine tasarrufta bulunan üçüncü kişi ve bunlar tarafından devir halinde diğer üçüncü kişilerin yasal hasım olmaları gerektiği; taraf ehliyetinin dava koşullarından olup mahkemece öncelikle ve re'sen incelenmesi gereken hususlardan olduğu-
Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiği- Tasarrufun iptali davasında, davalı borçlu tarafından “mirasın gerçek reddi talepli” dava açıldığı, davanın kabulüne karar verildiği, ancak henüz kesinleşmediği anlaşıldığından, bu dosyanın kesinleşmesi beklenerek, mirasın hükmen reddi kararının kesinleşmesi halinde TMK 612. maddesine göre terekenin tasfiyesinin sağlanması için Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından tasfiye memuru atanması ve tasfiyenin yapılması için bekletici mesele yapılması, ayrıca mahkemece tasfiye memuruna gerekli tebligatlar yapılması ve eldeki davada taraf teşkili sağlanarak karar verilmesi gerektiği-
Alacaklı davacının, borçlu davalıların kendisine olan borçlarını ödeyemediklerini ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile başka isim altında kurdukları şirkete malvarlıklarını aktardıklarını öne sürerek yapılan işlemlerin iptalini talep ettiği fakat dava dilekçesi ve beyan dilekçelerinde hangi borçlular hakkında hangi danışıklı işlemler ile alacaklılardan mal kaçırdıklarını tereddüde yer vermeyecek biçimde açıklamadığı- Davacı alacaklıların tasarrufun iptali davasını açtıklarında borçlu davalıların hangi tasarrufi işlemleri ile mal kaçırdıklarını açıkça bildirmeleri dava şartının, hak düşürücü sürenin sağlıklı bir biçimde incelenebilmesi, adil yargılama hakkı çerçevesinde yargılamanın sürdürülebilmesi ve silahların eşitliği ilkesi gereğince savunmanın buna göre yapılabilmesi için gerekli ve zorunlu olduğu-
Mahkemece, bozma ilamına uygun olarak dava konusu taşınmazı üçüncü kişiden satın alanlar davaya dahil edilmiş ise de, bu kişilerin kötü niyetinin ispatlanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin isabetli olmadığı- Dava konusu taşınmaz için kamu borçlusu şahsın ................. tarihindeki kamu borcu ile taşınmazın bu tarihteki değeri de belirlenerek bu kamu borcu ve bedel ile diğer dava konusu taşınmaz yönünden ise .............. tarihindeki kamu borcu ve taşınmaz değeri ile sınırlı olarak tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Dördüncü kişi konumundaki davalılar yönünden ivazlar arasındaki fahiş farkın yeterli olmayıp kötü niyetinin ispatlanması gerektiği-
Üçüncü kişinin mal veya hakkı dava sırasında elinden çıkarması veya elinden çıkardığının dava sırasında öğrenilmesi halinde davanın ıslahına gerek olmadan davacı alacaklının davaya bedel davası olarak devam edilmesini isteyebileceği veya devralan 4. kişiyi davaya dahil ederek davaya devam edebileceği-
Dava konusu tasarruf ve muameleden faydalanan üçüncü şahıs şayet elde ettiğini elden çıkarmışsa elden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve o tarihteki kamu borcu miktarı ile sınırlı olarak bedelden sorumlu tutulması gerekeceğinin düzenlenmiş olmasına, dava konusu gayrimenkulün davalının elinden çıktığının anlaşılmasına ve davacı vekilinin talebinin de tazminata döndürüldüğünün anlaşılmış olmasına göre kötüniyetli davalı 3. kişinin tazminat ile sorumlu tutulması gerekeceği-