TÜRK BORÇLAR KANUNU > - Genel Hükümler > - Borç İlişkisinin Kaynakları > - Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri > - A. Sorumluluk > - IV. Özel durumlar > - 1. Ölüm ve bedensel zarar > Madde 54 - b. Bedensel zarar
Trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkin davada, davalının bildirdiği tanıklar dinlenmeden hüküm kurulmasının savunma hakkını kısıtlar nitelikte olduğu- Tanıkların usulune uygun olarak çağrılıp dinlenilmesinin gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, 20.000,00 TL' lik manevi tazminatın fazla olduğu- Motorlu Kara Taşıt Araçları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının 1. maddesine göre sigortacının zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçe limitinin dışında (üstünde) kalan miktardan başlayıp, ihtiyari mali sorumluluk sigortası teminat limitine kadar sorumlu olduğu-
Davacı tarafından iş bu davanın açılmasından önce açılan dava, aynı kazaya ilişkin olarak aynı davacılar tarafından aynı davalılara karşı dava açılmışsa da, davanın konusunun destekten yoksun kalma ve manevi tazminata ilişkin olduğunun görüldüğü, oysa, bu dosyada davacıların talebi miktar olarak farklı olup önceki davaya ek dava olarak açılan destekten yoksun kalma istemine ilişkin olduğundan, mahkemece, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken derdestlik nedeniyle davanın usulden reddinin doğru olmadığı-
Motorsiklet %100 kusurlu olup, plakası tespit edilemeyen motorsikletin kusuru nispetinde belirlenecek zararın tamamından yolcu davacıya karşı sorumlu olduğundan işgöremezlik tazminatına hükmedilmesi gerektiği-
Davacının yüzündeki sabit izlerin kısmen de olsa giderilmesinin bedensel ve ruhsal sağlığı bakımından zorunlu olduğu- Kişinin yüzündeki yaralanma sonucu oluşan izlerin yalnızca mesleğe kabulde değil kariyer olarak mesleğinde yükselmesine etkilerinin de değerlendirilmesi gerektiği- 2918 sayılı Yasa'nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun dava dışı Sosyal Güvenlik Kurumu'na ait olduğu; belgesiz tedavi giderlerinden ise sigorta şirketinin, işleten ve sürücünün sorumluluklarının devam ettiği-
Tam ehliyetli kişilerin dahi her zaman yararlanma olanağı bulamadıkları banka kredi kartından yararlanmış ve bu suretle bir menfaat elde etmiş olan davacının, davalı bankanın ödeme talebine kadar tam ehliyetli biri gibi hareket etmesi ve borcun ifası istendiğinde ehliyetsizliğini ileri sürerek ifaden kaçınması hakkın kötüye kullanılmasının tipik bir örneği olduğu-
Adi yazılı sözleşmeye göre davalı araç maliki şirket, aracı dava dışı mono distrübütöre tahsis ettiğine göre, taraflar arasında tanzim edilen adi yazılı sözleşmenin uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir sözleşme olup olmadığı, sözleşme süresi dolduktan sonra sözleşmenin feshedilip edilmediği, aracın teslim edilip edilmediği, araç üzerinde fiili hakimiyet ve ekonomik yararlanma olup olmadığı, sözleşmenin ve kira bedelinin maliye ve vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, gerektiğinde işleten ve mono distrübütörün ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle ilgili sözleşmenin, fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, sözleşme içeriğine göre davalı şirketin işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususlarının tartışılması gerektiği-
Kaza 2007' de gerçekleşmiş olup maluliyet oranının tespiti açısından kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü'ne uygun olarak Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesinden usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla rapor alınması gerektiği-