Her ne kadar taşınmaz satış sözleşmesi adi yazılı şekilde yapılmış ise de, sözleşme edimleri yani satış bedeli ve davalı alıcı adına tapu tescili yerine getirildiğinden şekle aykırılığı ileri sürmek hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğundan sözleşmenin mahkemece geçerli olduğunun kabulü gerekirken aksi düşüncenin yerinde olmadığı, ayrıca mahkemece söz konusu satış sözleşmesi ve tutanağının her zaman ve her ortamda düzenlenecek türden bir belge olduğu, davalı yükleniciden sadır olup olmadığının sabit olmadığı gerekçesiyle itibar edilmemesi gerektiği belirtilmiş ise de, davacının söz konusu belgelerdeki imzaların davalı yüklenici ve diğer davalıya ait olmadığı, sahte olduğu, belgelerin sonradan düzenlendiğine dair bir iddiası olmadığından belgelerin muteber kabul edilmesi gerekeceği, satış sözleşmesini davalı adına imzalayan ................’un yetkili kılındığına dair delil olmadığı belirtilmiş ise de gerek temsil gerek vekalet sözleşmesinin kurulmasının geçerlilik şekline bağlı olmadığı, hukuki işlem vekaletinde vekalet belirli bir geçerlilik şekline tabi bir işlemi yapmaya yönelik olsa bile, vekalet ve temsilin şekle tabi olmadan geçerli olduğu, davalı, dava dışı ............’un vekil olarak hareket ettiğini kabul ettiğinden mahkemece aralarında vekalet ilişkisi olduğunun kabulü gerekeceği, iş bu nedenlerle mahkemece, davalı yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince tarafına düşen dava konusu bağımsız bölümü, satış sözleşmesi uyarınca davalı alıcıya devri gereken bağımsız bölüme saydığının kabulü ile davanın reddi gerekirken yanlış değerlendirme ile kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın asıl davada davalı Y. Seyhun vekili tarafından istin ...
İlgili bağlantılar