Adi ortaklık sözleşmesinin, borçlandıran bir hukukî işlem niteliğinde olduğu için, sermaye koyma taahhüdünde bulunan ortakların, bu taahhüdünü hiç veya gereği gibi ifa etmemiş olmalarının sözleşmenin kurulmasını engellemeyeceği, adi ortaklıkta, ortakların birlikte yaptıkları sözleşmelerde temsil söz konusu olmayacağı ve bu durumda ortakların müteselsil sorumluluğu doğacağından arsa maliklerinin de kendilerinden alınan sözleşme yapma yetkisine dayanılarak, davacılara satılan konutun teslim edilmemesinden dolayı, satış sözleşmesini gerçekleştiren şirket ile birlikte davacılara karşı müteselsilen sorumlu oldukları- Ceza dava dosyasının sonucunun beklenilmesinin alacak davası yönünden sonuca etkili olmayacağının kabul edilmesi halinde, eldeki davanın da yargılamasını uzatacağı gerekçesi ile ceza dava dosyasının beklenilmesine gerek bulunmadığı-

Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. Tüketici Mahkemesince davanın husumet nedeniyle reddine dair verilen 26.03.2010 gün ve 2009/948 E., 2010/222 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar tarafından iste ...