Riziko tarihinde yürürlükte bulunan poliçe genel şartları uyarınca, aracın anahtar ile çalınması halinin teminat dışında bırakıldığı, dosya kapsamında yer alan kanıtlar değerlendirildiğinde, aracın yedek anahtarı olmadığının, aracın davacı tarafından 2013 yılında satın alındığının anlaşıldığı, aracın tek anahtar ile satın alındığı ileri sürülmüş olup, diğer anahtarın bulunmadığının beyan edildiği, aracın anahtar ile çalınmadığı, rizikonun tazminat kapsamında kaldığı hususunda kanıt yükünün davacıda olduğunun kabulü gerekeceği-
İki tarafın da tüketici sıfatına haiz olmadığı davanın tüketici mahkemesinde değil genel mahkemede görülmesi gerektiği-
İcra takibi yapan yabancı alacaklının teminat göstermek zorunda olduğu, bu yükümlülüğün uluslararası sözleşme ile ortadan kaldırılabileceği–
Dava dışı asıl borçlunun kullandığı tüketici kredisine kefaleti nedeni ile ödenmeyen borç için davalı banka tarafından başlatılan takibe vaki itirazın iptalini istemine ilişkin davada, Tüketici kredisinin teminatı olarak şahsi teminat verildiği hallerde, kredi veren, asıl borçluya başvurmadan, kefilden borcun ifasının isteyemeyeceği, davacının menfi tespit davası açmada hukuki yararının olduğunun kabulü gerekeceği-
Asıl ve birleşen davalar için her dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekeceği-
6111 sayılı Yasanın 17/21. maddesinde değişiklik yapan 6456 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihi izleyen 8 ayın sonuna kadar il tarım müdürlüğüne başvurulması halinde, daha önce dava konusu edilmiş ve/veya icra takibi başlatılmış alacaklar için davaların sonlandırılacağı ve icra takiplerinin durdurulacağından bahisle; davalının kefil olarak imzaladığı ortaklar sözleşmesine dayalı olarak kullandığı tarımsal kredi borcunu ödememesi nedeniyle davacı bankanın, alacağının tazmini amacıyla başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali davasının, davalının mensubu olduğu kooperatifin yasal sürede başvuruda bulunduğu ve talebinin kabul edilerek, davacı bankaya talimat gönderdiği dikkate alınarak, sonlandırılması gerektiği-
Hakim bozma ilamına uymak zorunda olmayıp eski kararında direnebileceği; ancak, bozma nedenlerinin kamu düzenine ilişkin ve dolayısıyla hakimin kendiliğinden (resen) göz önünde bulundurması gereken nedenlerden olmaması halinde taraflar veya vekillerinin, bozma kararına uyulmasını istemişlerse, artık mahkeme bozma ilamına uymak zorunda olup önceki kararda direnemeyeceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
İİK'nun 50/1. madde yollamasıyla takip tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'nın 17. (6100 sayılı HMK'nın 14.) madde hükmüne göre kooperatif ile üyeleri arasında başlatılan icra takibinde takip tarihi itibariyle kooperatif merkezinin bulunduğu yer icra dairesi yetkili olduğundan, bu yer icra dairesinde takip başlatılması ve bu yer icra dairesince ödeme emrinin tebliğ edilmesi halinde itirazın iptali davasına bakılmasının mümkün olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.