Muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olmasının, yani muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşımasının gerekeceği, takip işlemlerinin hızlandırılmasının, İİK’nın 20. maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulmasının, tek başına muvazaayı gösteren vakıalar olmadığı-
İstihkak davasının mal üzerindeki cebri icranın caiz olup olmadığının belirlenmesi amacına yönelmiş bir dava olarak ortaya çıkması ve İİK. nun 97/18 maddesi uyarınca süratle ve diğer davalardan önce karara bağlanmasının gerekmesi birlikte değerlendirildiğinde, takip dayanağı belge ile ilgili olarak görülmekte olan sahtecilik davasının bekletici mesele yapılmasının gerekmediğinin kabulü gerekeceği, öte yandan,dava konusu haczin borçlunun işçisinin huzurunda yapıldığının, bu hacizden önce ......... tarihinde yapılan haciz esnasında borçlunun hazır olduğunun anlaşıldığı, bu koşullarda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekeceği-
Yüklenici davalılarla arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteminde bulunmuş oysa yargılama sırasında yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarından dava tarihinde inşaatta halen noksan ve ayıplı işler bulunduğu ve yapı kullanma izin belgesinin alınmadığı saptanmış mahkemece belirlenen eksik ve kusurlu işbedelinin yükleniciden tahsili koşulu ile tescil kararı verilmiş ve yapı kullanma izni de yargılama sırasında alınmış olduğundan davalı taraf davaya karşı çıkmakta haklı olup dava açılmasına da sebep olmamış olduğundan davalılar aleyhine yargılama gideri ile vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
22. HD. 16.10.2018 T. E: 8284, K: 22240-
Gerek mülga 1086 sayılı HUMK 382 ve devamı maddelerinde gerekse yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 294 vd. maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceğinin ve sonrasında kararın nasıl yazılacağının etraflıca hükme bağlandığı, yargılamanın açık bir şekilde yapılmasının ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesinin ilke olarak kabul edildiği, bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde infazının kabil olarak kurulması ve de en önemlisi sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekeceği, aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanının zedelenmiş olacağı, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK'nın 298/2. maddesinde gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağının düzenlendiği-
Özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK. mad. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün olmadığı, hakimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı kalarak hüküm kurması gerektiği- Tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın eş yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesinin gerektiği- Ev alması için eşe gönderildiği iddia edilen paraya ilişkin olarak yapılan maddi tazminat talebinin, boşanmanın eki niteliğindeki maddi tazminat (TMK. mad. 174/1) olmadığından, ayrıca nisbi harca tabi olduğu- Eşin, şantaj ve tehdit yoluyla imzalatılan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine (menfi tespit) ilişkin talebinin nisbi harca tabi olduğu-
Taraflar arasındaki birleştirilen kooperatif üyeliğinin tespiti davası-
Asıl ve birleşen alacak-ipoteğin fekki davalarının-
Taraflar arasındaki birleştirilen menfi tespit davasında, davalılar vekilinin her bir dosya için ayrı ayrı vermiş olduğu cevap dilekçelerinde müvekkillerinin çeklerin yetkili hamili olmadıklarına dair ikrarları mevcut olup, bu ikrarlar üzerinde durularak bir karar verilmesi gerekeceği-
"İtirazın iptali davaları"na, tasarrufun iptali davalarında "bekletici mesele" olarak kabul edilmesi gerektiğinden, bu iki davanın birleştirilerek birlikte görülemeyeceği–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.