Velayet hakkına sahip olan ana/babanın başkası ile evlenmiş olmasının, tek başına «velayetin kaldırılması»nı (MK. 348, 349) gerektirmeyeceği, bu durumda «velayetin değiştirilmesi»nin (MK. 183) de söz konusu olabileceği–
Zinanın, başlı başına velayetin kaldırılma nedeni teşkil etmediği–
«Daha önce verilmiş olan velayetin kaldırılması kararının kaldırılması» isteminin, «küçükle (çocukla) kişisel ilişki kurulması istemini»de içerdiği–
Velayetin kaldırılması davalarında husumetin velayeti ifadan âciz veya ağır ihmalde bulunan ana babaya yöneltileceği, davanın hasımsız açılamayacağı–
Kısıtlama velayetin kaldırılmasını gerektirir mi?–
«Bir davada fazlayı istemiş olan daha azı da istemiş sayılacağı»n-dan, MK.348 vd. göre açılmış olan «velayetin kaldırılması» davasında hakimin -MK.183’e göre- «velayetin değiştirilmesi» kararı da verebileceği–
İsteğin, velayetin değiştirilmesi ile ilgili olduğu, Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’nın 74. maddesi dikkate alınarak küçüğün velayetinin davacıya verilmesi ile yetinilmesinin gerektiği, Yasa’nın yorumunda yanılgıya düşülerek ve talep aşılarak hüküm kurulmasının usul ve Yasa’ya aykırı olduğu-
Hukuken evli olduğu halde fiilen ayrı yaşıyan karı kocanın birbiri ile zıtlaşarak yanlarında bulundurdukları çocukların diğer tarafça görülmesine engel olmaları halinde, çocuğun kimde kalacağı ve diğer tarafla çocuk arasındaki kişisel ilişkinin hakim tarafından düzenleneceği–