Mirasın reddi; mirasçılar tarafından sulh hukuk mahkemesine yazılı ya da sözlü beyanla kayıtsız şartsız yapılması gerekeceği, mirasın reddine karşı da reddeden mirasçının alacaklılarının redde itiraz davalarını ‘ret tarihinden’ itibaren (6) ay içerisinde açmaları, bu sürenin geçirilmesinden sonra açılan davanın reddi gerekeceği-
Mirasın, miras bırakanın son yerleşim yerindeki sulh mahkemesine başvurularak ve «yazılı» yada «sözlü» irade açıklaması ile red edilebileceği–
Mirasın, kayıtsız şartsız red edilebileceği–
Mirasın reddi beyanının sözlü veya yazılı olarak görevli mahkeme olan Sulh Hukuk Mahkemesine yapılması gerekeceği-
Mirasın reddinin, mirasçılar tarafından Sulh Mahkemesince sözlü veya yazılı beyanla yapılacağı, sulh hakiminin, sözlü veya yazılı ret beyanını, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesinin özel kütüğüne yazılacağı-
Mirasın, ancak özel yetkiye sahip vekil tarafından red edilebileceği-
«Mirasın kayıtsız şartsız red edildiği»ni tesbit (tescil) yetkisinin, mirasbırakanın son yerleşim yeri (ikametgah) mahkemesine ait olduğu -
Mirasın reddi isteminin bildirildiği sulh hakiminin görevinin «reddin süresinde olup olmadığı»nı ve «reddedenin mirasçılık sıfatının bulunup bulunmadığı»nı tesbitle sınırlı olduğu («Mirasın reddi»ne ilişkin hakkın mutlak bir hak olduğu, «süre» koşulu ile «mirasçılık sıfatını taşıma» koşulunun gerçekleşmesi halinde, sulh hukuk mahkemesinin, red beyanını tescil etmek zorunda olduğu) -
«Mirasın reddinin tesciline» karar verme görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğu -
Bir mirasçının, mirası red süresini geçirdikten ve mirası kabul etmiş sayılmasından sonra yasaya aykırı olarak sulh hukuk mahkemesine reddi miras talebini tescil ettirmiş olması halinde, tereke alacaklılarının bu usulsüz tescilin iptali için dava açabilecekleri -