Davalı alacaklının «malen» kaydını taşıyan bononun «daha sonra teslim edilecek mal karşılığı düzenlendiğini ve malları davacıya değil oğluna teslim ettiğini» savunması halinde, bu savunmasını isbat etmesi gerekeceği–
Olumsuz tesbit davasının kabulü halinde, davacı - borçlu yararına % 40’dan (şimdi %20'den) az olmamak üzere «haksız takip tazminatı»na hükmedilebilmesi için, öncelikle davacının bu hususu dilekçesinde talep etmiş olması ve ayrıca alacaklı tarafından yapılmış olan icra takibinin hem «haksız» hem de «kötüniyetle» yapılmış olduğunun kanıtlanması gerektiği (İİK. 72/V)- Alacaklının «kötüniyetli» sayılabileceği/sayılamayacağı durumlar–
Olumsuz tesbit davasının -İİK. mad. 72/VI uyarınca geri alma davasına dönüşmesi soncunda verilen ilamların, kesinleşmedikçe takip konusu yapılamayacağı–
Açılan olumsuz tesbit davasının reddi halinde, mahkemece davacı - borçlunun talebi üzerine «takibin durdurulması» veya «icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi» konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması halinde, davalı - alacaklı yararına doğrudan doğruya - davalı talep etmemiş dahi olsa- % 40’dan az olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği–
Açığa imza suretiyle düzenlenen senedin «anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu» iddiasının yazılı delil ile isbat edilebileceği–
Davalının yetki itirazında «iki ayrı mahkemenin yetkili olduğunu» belirtmekle yetinip, seçimlik hakkını kullanmamış olması halinde yetki itirazının geçerli olmayacağı–
Dava dilekçesinde % 40 (şimdi %20) tazminata hükmedilmesinin talep edildiği durumlarda, talep edilen meblağın harcı yatırılmak suretiyle müddeabihe dahil edilmemesi halinde, bu talebin reddedilmiş olması nedeniyle, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilemeyeceği–
Bir yabancı mahkeme kararının ancak aynı taraflar arasında, aynı konuda ve aynı dava sebebiyle tanınması koşuluyla kesin delil sayılacağı, tanınmamış bir kararın ancak ve sadece kendisinde tespit edilen hususlar için diğer delillerle birlikte değerlendirilebileceği, sadece ona dayanılarak hüküm kurulamayacağı–
MK. 16 (ve TTK 582 (şimdi; Yeni TTK. mad.670)) uyarınca, sezgin küçüğün düzenlediği bonodan dolayı sorumluluğunun ancak velisinin onayına bağlı bulunduğu–