Haciz koydurmuş alacaklı yalnız bir kişi ise ve alacağı taşınmazın muhammen bedelinin yüzde yirmisi kadar veya ondan fazla ise, alacaklının, artırmaya katılabilmek için teminat göstermekle yükümlü olmadığı, haciz koydurmuş olan alacaklılar birden fazla ise, o zaman bir haciz alacaklısının teminat göstermekten muaf tutulabilmesi için kendisinden önce gelen haciz alacaklılarının alacak toplamının, muhammen bedelden çıkarılması ile haciz alacaklısına düşmesi muhtemel bedelin, muhammen bedelin %20'sini karşılaması, ayrıca haciz alacaklısının alacak miktarının muhammen bedelin %20'si veya üzerinde olması gerektiği- Birden fazla alacaklı olduğundan, mahkemece, alacaklının teminat muafiyetine sahip olup olmadığının tespiti için güncel alacağı ile kendisinden önce haczi olan alacaklının alacak toplamının tespit edilerek sonuca göre ihalenin feshi isteminin incelenmesi gerektiği-
Teminatsız olarak arttırmaya iştirak etmek isteyenlerin taşınmaz üzerinde hakları olduklarını ispat etmesi gerektiği-
İhaleye katılan hissedarların teminat muafiyetinden yararlanmak üzere birlikte hareket edip, daha sonra da ihaleyi tek hissedarın alması usulsüz olduğu gibi, aynı zamanda ihaleye fesat karıştırıldığını da gösterdiğinden mahkemece belirtilen nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesinin gerekeceği-
İhalenin elektronik ortamda yapılmasına ilişkin değişikliklerin yer aldığı İİK.'nun 114/3, 124/3, 126/4 ve 129/1. maddelerinin 05.07.2012 tarihinden 6 ay sonra yürürlüğe girdiği, satış memurluğunca satış kararının verildiği tarih dikkate alındığında, bu hükümlere uygun şartname, satış ilanı ve ihale yapılmadığından ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Satışa ilişkin olarak düzenlenen şartnamede ve satış ilanında "ihaleye katılacakların % 20 teminat yatırması gerektiği" yasaya uygun olarak belirtilmiş olup, taşınmaz hissedarının, muhammen bedelden hissesine düşen miktarın karşıladığı oranda teminat yatırmasının aranmayacağı- Şikayetçinin taşınmazdaki hissesinin, teminat miktarını karşılamadığı ve ihale başlamadan önce, şikayetçinin ihaleye katılmak istediğine ve bunun için teminat yatırmasının zorunlu tutulduğuna dair bir memurluk işlemine rastlanmadığı anlaşıldığından, satış kararında bu yönde ibare bulunmasının tek başına yeterli olmadığı ve şikayetçinin ihale bittikten sonra satış mahalline geldiği görüldüğünden, şikayetçinin ihale saatinde ihaleye girmek için geldiği, ihaleye katılması için, kendisinden % 20 teminatın tamamını yatırmasının şart koşulduğu ve dolayısıyla ihaleye katılımının engellendiği hususu yazılı bir belge ile kanıtlanamamış olduğundan, ihalenin feshi isteminin yerinde olmadığının kabulü gerektiği-
Satılığa çıkarılan taşınmaz üzerinde hakkı olan alacaklının artırmaya iştiraki halinde, ayrıca pey akçesi ve teminat aranmadan ihaleye katılabileceği, bu hakkın engellenmesinin ihaleyi usulsüz hale getireceği-
Her ne kadar ihale saatinden (14:10) sonra, saat 16:32 de teminat bedeli icra müdürlüğü hesabına yatırılmış ise de, icra müdürlüğünce düzenlenen 15.01.2013 tarihli tahsilat makbuzu ve şikayetçilerin teminat bedeli olarak bir çantanın icra müdürlüğüne sunulduğuna ilişkin beyanları ve pey sürme tutanağı karşısında, ihale alıcısının ihaleye katılabilmek için gerekli olan teminat miktarını ihale saatinden önce yatırdığının kabulü gerekeceği ve mahkemece ihale alıcısı tarafından içinde teminat bedeli bulunduğu bildirilen çantadaki paranın ilgililerce sayılarak teslim alınmadığı, ihale saatinden sonra ihale bedelinin banka hesabına yatırıldığı gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesinin hatalı olduğu-
-6352 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklerin Anayasaya aykırı olduğuna dair yapılan başvuru üzerine verilen- Anayasa Mahkemesi'nin 04.07.2013 T. E: 2012/100, K:84 sayılı kararı-
Vakıf taşınmazında tasarrufta bulunabilmek için vakıflar mevzuatınca bir engel bulunmaması ve vakıf senedinde öngörülen koşulların da gerçekleştiği anlaşıldığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Şikayetçi, iflas tarihinden evvel taşınmazı işgal etmekte haklı bulunduğunu iflas tarihinden önce tapuya şerh verilmiş bir kira sözleşmesi ile ya da İİK. nun 135/2.maddesinde yazılı nitelikte iflas tarihinden önce yapılmış resmi bir belge ile ispatlayamadığına göre, mahkemece şikayetin reddi gerekeceği-