Asliye Ceza Mahkemesince davalıların "basın yoluyla hakaret etmek suçundan" mahkumiyetlerine karar verilmiş ise de, bu mahkumiyetler ertelenmiş bulunduğundan, ortada kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının varlığından söz edilemeyeceğinden Borçlar Kanunun 53. maddesi uyarınca hukuk hakiminin, Ceza Mahkemesi kararı ile bağlı olmayacağı-
B.K.nun 53. maddesiyle Ceza Hukuku ile Medeni Hukuk arasındaki ilişkiye yer verildiği, madde irdelenirken Ceza Mahkemesinin “delil yetersizliğine dayanan beraat kararının” hukuk hakimini bağlamayacağı ancak beraat kararı bir maddi olguyu tesbit ediyorsa bu kararın hukuk hakimini bağlayacağı, beraat kararı suçun sanıklar tarafından işlenmediğinin kesin olarak tesbiti olgusuna dayanıyorsa, bu kararın hukuk hakimini de bağlayacağı, bundan başka kusurun takdiri ve zararın miktarını tayini hususundaki kararın hukuk hakimini bağlamayacağı-
Kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği iddiasına konu olan yazı ile ilgili olarak, ilgilileri hakkında açılmış olan ceza davasının sonucunun beklenmesinin yararlı olacağı–
Kesinleşen beraate ilişkin ceza mahkemesi ilamında belirtilen maddi olayların hukuk hekimini de bağlayacağı–
Maddi olgunun tesbitine ilişkin ceza mahkemesi kararı, hukukun hakimini de bağlayacağından (BK. mad. 53; şimdi; TBK. mad. 74), «ortada haksız bir ödeme bulunmadığını» belirten mahkûmiyet kararının, geri alma davasında bağlayıcı delil sayılacağı–
Ceza mahkemesinin, «kadının zina suçunu işlemediğine, olayın iftiradan ibaret olduğuna» ilişkin kararının, hukuk hâkimini de bağlayacağı–
Adi ortaklıkta sermaye payı olarak taşınmaz mülkiyetinin geçirilmesinin borçlanıldığı durumlarda, bu borçlanmanın hüküm ifade edebilmesinin ve geçerliliğinin, ortaklık sözleşmesinin MK. 706 uyarınca resmi şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğu-