Taraflar arasında düzenlenmiş inanç sözleşmesi olarak nitelendirilebilecek bir belgenin bulunmadığı, her ne kadar hükmün gerekçesinde yemin teklifinin hatırlatıldığı belirtilmiş ise de, 22.12.2014 tarihli oturumda bu konuda bir açıklamaya yer verilmediği, davacı vekili tarafından davalı tarafa yemin teklif edeceklerinin bildirildiği, aynı zamanda tanık dinletme isteminde bulunulduğu, mahkemece yemin metninin hazırlanması yönünde ara kararı kurularak kesin delil ile ispatı gereken davada karşı tarafın muvafakatı bulunmadığından tanık dinletme isteminin de reddedildiği, 20.03.2015 tarihli duruşmada, davacı vekilinin yemin teklifini yinelediği, hazır olan davalı tarafından inanç sözleşmesi inkar edilerek yemin eda edildiği, HMK'nun 227. madde hükmünde; uyuşmazlık konusu vakıanın ispatı için yeminden başka delili olduğunu beyan etmiş olan tarafın dahi yemin teklif edebileceğinin, yemin teklif olunun kimsenin yemini edaya hazır olduğunu bildirdikten sonra diğer tarafın teklifinden vazgeçerek başka bir delile dayanamayacağının ve yeni bir delil gösteremeyeceğinin açıkça belirtildiği, şu halde, hakimin yemin delilini hatırlatması dışında, HMK'nun 227. madde hükmü gereğince, davacının iddiasını ispat etmek için teklif ettiği yeminin edasından sonra başka bir delile dayanması mümkün olmadığından, davacı tarafından sunulan kredi ödeme belgeleri "delil başlangıcı" sayılarak tanık dinlenmek suretiyle sonuca gidilemeyeceği-
Ödünç sözleşmesinden kaynaklanan ilamsız takibe dayalı itirazın iptali istemi- Yeminin eda edilmekle birlikte davalı yan lehine kesin delil teşkil edeceği-
Mahkemece ziynet eşyası alacağıyla ilgili olarak kadına yemin teklif etme hakkı bulunduğunun hatırlatılması, yemin teklif edildiği takdirde ise usulünce yemine ilişkin yargılama işlemlerinin yerine getirilmesi (HMK m.227-238) ve gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafça, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanıldığı anlaşılmakla, bu kapsamda, öncelikle davacı tarafa iddia ve savunma kapsamında yemin teklif hakkını kullanmak isteyip istemediğinin sorulması, kullanmak istediği takdirde HMK'nun 227 ve devamı maddeleri gereğince işlem yapılarak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanmış olduğundan, mahkemece davacıya yemin hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Akdi ilişkinin varlığının ispatı için yazılı delil sunulmayan davada “yemin” deliline dayanılmış olduğundan mahkemece, akdî ilişkinin varlığının kanıtlanması amacıyla davalıya yemin önerme hakkının bulunduğu davacıya hatırlatılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Hüküm kurmaya elverişli araştırma ve inceleme yapmadan taşınmazlar üzerindeki muhdesatlar yönünden davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Açıkça yemin teklifine dayanan davacıya yemin teklif hakkını kullanmak isteyip istemediğinin sorulması gerektiği-
Kira sözleşmesinde aylık kira bedeli 250 TL olarak belirlenmiş olup artış oranının bulunmadığı, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, sözleşmede kararlaştırılan aylık 250 TL kira bedeline her yıl için ÜFE endeksi oranında artış yapılarak kira bedeli belirlenmiş ise de sözleşmede artış hükmü bulunmadığından sözleşmede kararlaştırılan aylık kira bedeli esas alınarak alacak miktarının hesaplanması gerekeceği-
Davacı tarafça dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılmasına karşın mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılmaksızın eksik incelemeye yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı-
İspat yükü üzerine düşen taraf, dayandığı diğer deliller toplanmaksızın delillerini yemine hasrederek bu delili kullanır ise, teklif edilen yeminin karşı tarafça yerine getirilmesi halinde kesin delil ortaya çıkacağından, yemin teklif eden tarafın yeminin hukuki sonuçlarına katlanmak zorunda olduğu, bu aşamadan sonra yemin teklifinden dönülmesinin ve yeni delillerin ileri sürülmesinin mümkün olmayacağı-