Adi şirket mal, hak ve alacakları ortaklarca birlikte tasarruf edilebildiğinden ve İİK’nın 94. maddesinde hisse haczi, TBK’nın 638/2. maddesinde ise tasfiye payı haczi düzenlenmiş olup, takip konusu borcun ortaklığın borcu olması hâlinde, ortaklığa ait mal, hak ve alacaklar üzerine münferiden haciz konulabileceğine ilişkin bir düzenleme öngörülmediğinden, adi ortaklığın yaptığı iş nedeniyle, üçüncü kişi nezdindeki ya da başka bir takip dosyasındaki alacaklarına doğrudan müzekkere ile haciz konulamayacağı-
......... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ilamıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe devam edilmesi için İİK'nın 121. maddesi gereğince şikayetçi ........... vekiline yetki verildiği, şikayetçinin 11.02.2020 tarihinde satış talebinde bulunulduğu 28.08.2020 tarihinde taşınmazın borçlu tarafından ................. Ltd. Şti.'ne devredildiği, dosyadan 15.09.2020 tarihinde ................... Ltd. Şti.'ye ipotek borcunu ödemesi için muhtıra gönderildiği, 20.10.2020 tarihinde ipotek bedelinin .............. Ltd. Şti. tarafından dosyaya yatırıldığı, ............ İcra Müdürlüğü'nün .............. Esas sayılı dosyasından ipotek alacağı üzerine konulan haczin düştüğü, ...... İcra Müdürlüğü dosyasına gönderilen ipotek alacağına haciz konulduğuna ilişkin yazının ise ipotek bedelinin dosyaya ödenmesinden ve bu tutarın ipotek alacaklısına ödenmesinden sonraki tarihte olduğu, davacı vekilinin, ipotek alacağı üzerinde haciz bulunduğu, müvekkiline İİK'nın 121. maddesi uyarınca yetki verilmesi sebebiyle öncelikli alacaklı konumuna geldikleri, ödenen paranın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyası alacaklılarına ödenmesinin yerinde olmadığı yönündeki iddialarının, icra müdürlüğünce yapılacak sıra cetveline itiraz edilmesi halinde tartışılacak hususlar olup, itirazlarını ileri sürebilmesi için öncelikle sıra cetveli yapılması gerektiği, sıra cetveli yapılmadan önce icra müdürlüğünün karar verme yetkisi olmadığı-
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddinin gerekeceği- Mahkemece güncel ve dava tarihi itibariyle icra takip dosyası kapak hesabı getirtilerek, takip borçlusunun miras payına düşecek taşınmaz değerlerinin takip borcu ile karşılaştırılarak, sonucuna göre borca yetecek sayıda taşınmaz yönünden kabul kararının verilmesi gerekeceği-
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısının icra mahkemesinden İcra ve İflas Kanununun 121 inci maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabileceği- İcra mahkemesinden alınacak yetki belgesinde ortaklığın giderilmesi davası açılma yetkisi verilen taşınmazların açıkça gösterilmesi gerektiği-
Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davalarında, mirasçılık belgesine atıf yapılmakla yetinilmemesi; hüküm sonucunda infazda tereddüte neden olunmayacak şekilde elbirliği halindeki mülkiyetin veya payın mirasçılık belgesindeki paylar oranında paylı mülkiyete çevrilmesine karar verilmesi gerektiği-
Davacının İİK'nun 121 maddesi gereğince başlangıçta dava açma hakkı ve yetkisi olmasına rağmen, yargılama sırasında borcun ödendiği beyan edildiğinden davacının davanın görülmesinde hukuki yararının kalıp kalmadığının değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekeceği-
Satışına karar verilen dava konusu taşınmazlarda davalılar hem paylı hem de elbirliği ile mülkiyete sahip olmaları halinde, harcın paydaşlara tapudaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında hükmedilmesi gerekieceği-
Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesine ilişkin davada, dava konusu taşınmazın UYAP sisteminden alınan güncel tapu kaydına göre, davacının taşınmazda payının kalmadığı, temyiz eden tarafından sunulan dilekçede de davacının 'davadan miras payını devrettiğinden feragat ettiğinin' belirtildiği görülmüş, ancak feragat dilekçesi davacı tarafça dosyaya sunulmadığı anlaşıldığı- Bu halde, davacının davadan feragat ettiğine ilişkin dilekçesi ilgilisinden sorularak, ortaklığın giderilmesi davasının iki taraflı oluşu da dikkate alınarak davacının davadan feragat beyanına karşı hazır bulunan davalılar ile önceden yargılamaya katılarak ortaklığın giderilmesini istediklerini beyan eden davalılara diyecekleri sorulmalı, davaya devam etmeyi istemeleri halinde yargılamaya devam edilmeli, davalıların yargılamaya devam etmek istememeleri halinde feragat nedeniyle davanın reddine dair hüküm kurulması gerektiği-
Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davaları, elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip, ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, taraflar için benzer sonuçları doğuran davalar olduğu-Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesi davaları, mirasçılar tarafından açılabileceği gibi, mirasçılar dışında alacaklılar da İcra İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca icra hakiminden “yetki belgesi” almak kaydıyla bu davayı açabileceği-
Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçının diğer paydaşlara karşı açabileceği- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesi uyarınca davada bütün paydaşların yer almasının zorunlu olduğu-Taraf teşkili kamu düzenine ilişkin olup re’sen yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gerekeceği-