Davalının malları teslim etmemesi üzerine havale bedelinin iadesi için yapılan icra takibinin davalı yetki itirazında bulunmuşsa da, TBK. mad. 89/1 uyarınca para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden davacının ikametgahı icra dairesinde takip yapılabileceğindeni, icra dairesinin yetkisine yapılan davalı borçlunun itirazının reddi gerekeceği-
Kira parasının kiralayanın ayağına götürülüp ödenecek borçlardan olduğu-
Kiracı tarafından kiralanana yaptırılan faydalı masraf bedeli olan 54.136,62 TL alacağın kiralayandan tahsili istemi-
Satıcıya ödenen, ancak malın teslim edilmediği iddiası ile iadesi talep edilen paranın tahsili amacıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali davasında alacaklının yerleşim yerindeki icra dairesi yetkili olmayıp, malın teslim edileceği yerdeki icra dairesinin yetkili olduğu-
Dava, bir miktar para alacağına ilişkin olup, İİK’nun 50. maddesi uyarınca para veya teminat borcu için takip hususunda HUMK’nun yetkiye dair hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunacağı-BK.’nun 73/1 ve HUMK’nun 10. maddesi uyarınca somut olay bakımından davacı alacaklının yerleşim yeri icra daireleri de yetkili olduğu, bu itibarla davalı tarafın icra dairesinin yetkisine yönelik itirazının reddi gerekeceği-
Davacı yanca takip ve dava dosyasına sunulan belgeler doğrultusunda taraflar arasında bir ticari ilişki bulunduğu anlaşılmakta olup, davacı alacaklıların kendi ikametgahında takip ve dava açabilecekleri-
Akdi ilişki borçlu tarafından kabul edildiğine göre, BK.nun 73.maddesinin olaya uygulanması gerekli olduğundan, alacaklının BK.nun 73.maddesi gereğince kendi ikametgahında icra takibi başlatmasında bir usulsüzlük bulunmadığı-
İtirazın iptali davalarında yetkili icra dairesinde takip yapılmış olması dava şartlarından olduğundan, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi halinde, İİK. nun 50. maddesi uyarınca; öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelenmesi gerekeceği-
İcra mahkemesinin kendisine yapılan “itirazın kaldırılması” istemi hakkında İİK. nun 68.maddesi uyarınca yapacağı inceleme sonucunda “itirazın kaldırılması talebinin kabulüne ya da reddine” şeklinde karar verebileceği “görevsizlik kararı” veremeyeceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; takip ve davanın doğru yerde açılmış, davacının davalıdan alacaklı olduğu fakat taraflar arasında vade farkına ilişkin bir anlaşmanın bulunmadığı, bu nedenle davacının talebinin haksız olduğu ve davalının takip tarihi itibarıyla temerrüde düştüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile davacı yan yararına %20 oranında tazminata karar vermiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-