İnanç sözleşmesi, ancak, yazılı delille kanıtlanabilecek olup, bu yazılı delilin, tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olması gerektiği; bu nitelikte bir yazılı delil bulunmasa da, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tümünü kanıtlamaya yeterli sayılmamakla beraber bunun vukuuna delalet edecek karşı tarafın elinden çıkmış “delil başlangıcı” niteliğinde bir belge varsa inanç sözleşmesinin “tanık” dahil her türlü delille ispat edilebileceği-
Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalıdan borcuna karşılık alınan çekler zamanında ibraz edilmediğinden kambiyo vasfını yitirmiş ise de bunlara yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabileceği- Taraflar arasında temel ilişki nedeniyle alacak her türlü delille ispatlanabileceği, mahkemece, dinlenen tanıkların görgüye dayalı bilgileri olmadığı, tamamının duyuma dayalı bilgiler olduğu ve davacının alacağının varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı
Davacı yazılı bir belgeye dayanmadığına göre dava dilekçesinde “v.s delil” denmek suretiyle yemin deliline de dayanmış olduğundan davacıya, davalıya yemin teklifinde hakkı olduğu hatırlatılıp sonucuna göre bir hüküm tesisinin gerekeceği-
Davacı davalıdan olan alacağı ile ilgili olarak davalının imzasını taşıyan iki adet belgeye dayanmış olup belgelerde "borçluyuz" ifadesinin kullanıldığı, davalının bu karttaki imzayı kabul ettiği, davacının da kuyumculuk yaptığı uyuşmazlıkta, belgenin tek başına borç ikrarı olduğu kabul edilmesi gerektiği, belgenin niteliğine göre, davacının sadece anılan belgeye dayanıp başkaca delil bildirmemiş olmasının davanın reddini gerektirmeyeceği-