Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmaza katkı payı alacağı ve davalının haksız şikayeti sebebiyle itibarının sarsılmasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkin davada, zamanaşımı süresinin TMK 178’deki değil; BK’nun 125. maddesi uyarınca 10 yıllık zamanaşımına tabi olacağı-
Akdin kurulmasına ilişkin BK’nun genel hükümlerinin «cezai şart» hakkında da uygulanacağı–Cezai şartın, borçlunun iktisaden mahvına sebep olacak derecede ağır ve yüksek olması halinde, ahlak ve adaba aykırı sayılarak tamamen veya kısmen iptal edilmesi gerekeceği–
Mirasçılar arasında pay temlikine dair sözleşmenin yazılı yapılması halinde geçerli olacağı, davacının, hakkın tapu siciline geçirilmesi için açtığı davanın görülebilme şartlarının bulunup bulunmadığının Borçlar Kanununun genel hükümleri çerçevesinde değerlendirmek gerekeceği-
Medeni Kanun hükümleri yorumlanırken, «bu kanunun ayrılmaz bir parçası» niteliğinde olan (TTK. 1; şimdi; Yeni TTK. mad. 1), Ticaret Kanunu (ve Kooperatifler Kanunu) hükümlerinin de gözönünde bulundurulması gerekeceği–
MK.706 hükmünün «mülkiyeti geçiren sözleşmeler»le ilgili olduğu, «taksim sözleşmesi»nin bu nitelikte olmayıp «borç yükleyen bir sözleşme» olduğu-
Terk sebebiyle boşanma davalarında davalıya eve dönmesi için “1 ay” yerine “30 gün”lük süre verilmesinin –MK. 5’deki atıf nedeniyle uygulanması gereken– BK.76/I hükmüne (şimdi; TBK. mad. 92/1) aykırı olacağı–
MK. 504 hükmünün, miras sözleşmeleri hakkında uygulanamayacağı -
İradeyi fesada uğratan (sakatlayan) sebeplerin (BK. 23-30 (şimdi; TBK. mad. 30-38), MK 451) bulunması halinde –MK. 5’de yapılan atıf nedeniyle – miras mukavelesinin iptali gerekeceği –
MK. 5’deki yollama nedeniyle uygulanması gereken BK. 77 (şimdi; TBK. mad. 93) uyarınca, bir aylık ihtar süresinin bitiminin Pazar gününe rastlaması halinde, sürenin kendiliğinden Pazartesi günü akşamına kadar uzamış olacağı–