15. HD. 25.01.2021 T. E: 2020/1596, K: 183-
Eser sözleşmesi ilişkisi nedeniyle davalı yüklenici tarafından davacı iş sahibi aleyhine yapılıp kesinleşen ilamsız icra takibi nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkin açılan davada mahkemece tarafların mutabık kaldıkları 162.604,00 TL bedelli proje dışında davalı yüklenicinin üstlenip gerçekleştirdiği imalâtların eksikler dikkate alınarak, ayıplar yönünden süresinde ayıp ihbarı bulunmadığından bedel tenzili yapılmaksızın, işin yapıldığı tarihteki mahalli piyasa rayiçleriyle bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp bulunacak miktara ihtilâfsız proje bedeli eklendikten sonra kanıtlanan ödeme mahsup edilerek ve ayıp nedeniyle herhangi bir bedel tenzili-nefaset indirimi yapılmaksızın sonucuna uygun menfi tespit istemiyle ilgili bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile bedel tenzili yapan ve proforma fatura ile teklif formuna göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilerek karar verilemeyeceği-
Sözleşmenin feshi, tapu iptali ve tescil, müdahalenin men'i davası- İmar barışı nedeniyle imara aykırılıkların giderilmesi konusunda davalı tarafça müracaat yapıldığına göre mahkemece yapılan müracaatın sonucuna göre bir karar verilmesi için kararın re'sen bozulması gerektiği-
Eksik iş bedeli teslimden itibaren 5 yıl içinde talep edebilecekken ayıplı işler gizli ve açık olmalarına göre farklı şekilde talep edilebileceği- Açık ayıpların teslimden itibaren muayene için uygun bir süre geçmiş olması halinde gerekli ihtar yapılmadığı takdirde talep edilemeyeceği- Eksik iş ile açık ve gizli ayıp ayrımı da yapılmak sureti ile bir karar verilmesi gerekirken yükleniciden arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi hükümlerine göre eksik ve ayıplı iş bedellerinin tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğu-
Davalı Belediye satış sözleşmesinin tarafı değil ise de, projeyle ilgilenen alıcılarda inşaatın "Belediyenin güvencesi" altında yapıldığı hususunda haklı ve korunmaya değer güven oluşturulduğu açık olduğundan, "güven sorumluluğu" ilkesi çerçevesinde, tazminat bedelinden sözleşmenin tarafı şirket ile birlikte belediyenin de sorumlu tutulmasının mümkün olduğu-
Alacak davası bozma ilamına uyularak-
Tazminat konusu yapılan kalemler tek tek değerlendirilip, bunların ayıplı iş mi, yoksa eksik iş mi, ayıplı işlerin ise gizli ayıp mı yoksa açık ayıp mı olduğu belirlenmesi, daha sonra yapılacak araştırma ile inşaatın davacıya teslim tarihi itibariyle açık ayıplarla ilgili teslimden sonra yükleniciye BK'nın 359. (TBK'nın m. 474.) maddesinde öngörüldüğü şekilde süresinde ihbarda bulunulup bulunulmadığı, gizli ayıplarla ilgili olarak da ayıbın ortaya ne zaman çıktığı, çıkmasından sonra yüklenicinin BK'nın 362. (TBK'nın m. 477) maddesine uygun olarak haberdar edilip edilmediği hususları üzerinde durularak, eksik ve süresinde ihbar edilen ayıplı işlerin giderim bedelinin teslim tarihi itibariyle piyasa rayiçlerine göre hesaplattırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Arsa sahibinin mirasçılarına aleyhine gerekçesi de belirtilmeden hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
Ayıp ihbarının yazılı olarak yapılması zorunlu olmayıp süresinde ayıp ihbarının yapıldığının her türlü delille ve tanık beyanıyla dahi kanıtlanabileceği-