Feragatın, davacının talep sonucunda kısmen veya tamamen vazgeçmesi olarak tanımlandığı, aynı zamanda feragatin kesin hüküm sonuçlarını doğurduğu-
Feragat davaya son veren bir taraf işlemi olup, davacının talep sonucundan kısmen vaya tamamen vazgeçmesi olarak tarif edildiği- Feragatin, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı- Davacı (temlik alan) vekilinin vekaletnamesi incelendiğinde davadan feragat etme yetkisinin olduğu anlaşılmakla, davayı sona erdiren taraf işlemleri olduğundan asıl dosya yönünden ve birleşen dosya yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verileceği-
İrade bozukluğu hâllerinde feragatin iptalinin istenebileceği- Dosya numarası yanlış yazıldığından, açıklamada (beyanda) esaslı yanılma (hata) hukuki sebebine dayalı olarak feragatin iptalinde hukuka aykırılık bulunmadığı- "Feragat beyanını içeren dilekçede, dosya numarasının yanlış yazılmış olmasının vekilin işini yaparken özen yükümlülüğüne uymamasından kaynaklanmakta olduğu ve feragatin davalı taraf için oluşturduğu maddi ve usul hukukuna ilişkin sonuçları engellememesi gerektiği, bu nedenle yanılmaya dayanılamayacağı" görüşü ile "dilekçelerdeki esas numarasının ardışık olmasının ve davacı tarafça sunulan feragat dilekçesinin yanılmaya dayalı olarak verildiğine dair dilekçenin ertesi gün verilmesinin yanılma durumunun ispatı için yeterli olmadığı" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Mahkemece, hükmüne uyulan bozma kararı gereğince ceza soruşturması sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken; usuli kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup mahkeme kararının tekrar bozulmasına karar verilmesi gerekeceği- İmzaya itiraz davasında icra takibinde alacaklının feragat etmiş olması gerekçesi ile davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmişse de, davacı vekili, temyiz dilekçesinden sonra vermiş olduğu dilekçesinde, davalı borçluların vekillerinin davaya konu icra takip dosyasındaki itirazlarından feragat ettiklerini, bu nedenle konusuz kalan itirazın iptali davası ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini talep ettiğinden, Bölge Adliye Mahkemesince verilen temyize konu kararın, davacı vekilinin mezkûr talebi ile ilgili karar verilmek üzere bozulması gerekeceği-
Davacı alacaklı vekili hile ve tehditle alınan kabul beyanından rücu ettiklerini, .............. Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğunu belirtilmiş olup dosya kapsamında yer alan .............. Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ........... ve ........... sayılı soruşturma dosya suretlerinin tetkikinde, davacı vekillerinin görevden dolayı birden fazla kişiyle birlikte geceleyin silahlı tehdit suçlamaları ile davalı üçüncü kişi şirket yetkilileri ile davalı borçlu hakkında suç duyurusunda bulunduğu, davacı alacaklının da davalı üçüncü kişi şirket ortak ve yetkilileri ile borçluya karşı örgütlü nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik, gece vakti birden fazla kişi tarafından silahla tehdit suçlamaları ile şikayette bulunduğu, belirtilen soruşturmaların devam ettiği görüldüğünden, mahkemece öncelikle şikayet talebi değerlendirilecek olsa da, davacı alacaklı tarafından istihkak iddiasının kabulünün şikayet ile birlikte istihkak davasının şartlarına da doğrudan etki edeceği için mahkemece davacı alacaklı ve vekilinin kabul beyanının rücu edilmesine ilişkin olarak dayandıkları soruşturma dosyaları araştırılarak iddianame hazırlanıp hazırlanmadığı, ceza davası açılıp açılmadığının değerlendirmeye alınması ve istihkak iddiasının kabul beyanının irade sakatlığı sonucu gerçekleşip gerçekleşmediğine etki edecek bir durum olup olmadığının değerlendirilmesi ayrıca, davacı tarafça kabul beyanın iptali için dava açılıp açılmadığının değerlendirilmesi bakımından kararın bozulması gerekeceği-
Kadastro tespitinin kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olsa da, davanın kabulü halinde, mahkemece davayı kabul beyanına üstünlük tanımak suretiyle işlem yapılması gerektiği-
Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemi- Davacı "davadan vazgeçtiğini belirttiği" gün diğer beyan dilekçesinde "davayı kendisinin takip etmek istediğini" belirterek "vekilini azil beyanını ortaya koyarak temyiz dilekçesinde de feragatin gerçek iradesini yansıtmadığını" belirttiğinden, mahkemece iki ayrı dilekçenin içerik itibariyle çeliştiği gözetilerek davacının gerçek iradesinin tespiti gerektiği-
Dava hak düşürücü süreden sonra açılsa da, davalının davayı kabul beyanında bulunması halinde bu beyana değer verilmesi gerektiği-
Dava hak düşürücü süreden sonra açılsa da, davalının davayı kabul beyanında bulunması halinde bu beyana değer verilmesi gerektiği-