Uyuşmazlık, davalı sigorta şirketi tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir...
4. HD. 10.04.2023 T. E: 1777, K: 5148
Uyuşmazlık, trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm nedeniyle ölenin desteğinden yoksun kalanların destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkindir...
4. HD. 04.04.2023 T. E: 2022/13101, K: 4875
4. HD. 04.04.2023 T. E: 2021/26128, K: 4863
Davalı erkeğin öğretmen olduğu, aylık 3.400,00 TL gelirinin bulunduğu, adına kayıtlı taşınmazların ve araçların olduğu, kendi evinde oturduğu, buna karşılık davacı kadının ise gündelikçi olarak çalıştığı, bu işten elde ettiği gelirin sabit olmadığı, kiralık evde oturduğu, aylık 550,00 TL kira ödediği, evliliğin süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecesi, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi, maddi tazminatın niteliği, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında kadın eş yararına hükmedilen maddi tazminat miktarının az olduğu, hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha uygun miktarda tazminat ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
Davalı iş yerinde çalışması nedeniyle davacı tarafa yapılmış ve itiraza uğramayan ücret ödemelerini gözeterek hesap yaptırmak, kararın davacı tarafça temyiz edilmemiş olması nedeniyle davalı taraf lehine oluşan usuli kazanılmış hakları gözeterek; özellikle bu hesap raporunda belirlenen ücret katsayısını aşmamak ve işlemiş devre sonu olarak esas alınan 31.12.2019 tarihinden sonra yürürlüğe giren asgari ücret değişikliklerini rapora yansıtmadan hesap yapılmasına dikkat etmek, sonuca göre tespit edilecek maddi tazminat alacağını dikkate alarak karar verilmesi gerektiği-
Davalının usuli kazanılmış haklar gözetilerek, davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek(eksik varsa temin edilerek), dosya kapsamında hükme esas alınan raporu da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, ATK İhtisas Kurulu'ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından rapor alınması gerektiği-Hesaplanan zarardan, davacının arkadaşının aracından yolcu olması nedeniyle %15 oranında hatır taşıması indirimi yapılmış ise de Dairemiz uygulamalarına göre bu oranın %20 olması gerektiği-Davacının hesap edilen maddi zararından öncelikle %20 hatır taşıması indirilerek, kalan miktardan da davadan önce yapılan ödemenin güncellenmiş halinin düşülmesi ile ulaşılacak tazminata hükmedilmesi gerektiği- 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği-
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun konusu olan ve bu suç isnadıyla yargılanarak haklarında mahkumiyet hükmü kurulan işçilerin sebep olduğu zararın tazmini için açılan davada, kasten işlenen bir suç karşısında işverenin personelinin eylemlerine karşı bir önlem alması kendisinden beklenemeyeceğinden işverenin müterafik kusuru bulunduğu gerekçesiyle tespit edilen zarar miktarından %50 indirim yapılmasının hatalı olduğu-
Komşu taşınmazda yapılan hafriyat çalışmaları nedeniyle, davacıya ait 3 katlı yapıda meydana gelen zararın tazmini istemine ilişkin somut uyuşmazlıkta, davacının, taşınmazına komşu olan davalılardan M.’e ait taşınmazda yapılan hafriyat çalışmasında gerekli önlemler alınmadığından 3 katlı yapısının giriş merdiveni, giriş cephe duvarlarında ve taşıyıcı olmayan iç duvarlarında kısmen çatlamalar oluştuğunu, yaptığı müracaat üzerine E. Belediyesinin 31/03/2011 tarihli statik raporunda binanın bu çalışma nedeniyle oluşan hasarlar nedeniyle İmar Kanun'un 39. ve 40. maddelerine göre tehlike arz ettiğinin ve tahliyesi gerektiğinin belirtildiğini, 04/04/2011 tarihinde meydana gelen zarara ilişkin tespit yaptırdığını, savcılığa şikayet dilekçesi vermesi sonucunda ceza davasının açıldığını ve derdest olduğunu, binanın mühürlenmesi ve içinde oturulamayacak hale gelmesi nedeniyle de 2014 yılı sonunda hasarlı yapıyı yıktırdığını belirtip, davalıların inşaat hafriyatı yapılırken taşınmazına verdiklerini iddia ettiği ve tespit dosyasında belirlenen 235.000 TL’lik zararın davalılardan tahsilini istediği anlaşılmakla,davacının eldeki davayı açmakta TMK’nın yukarıda ifade edilen hükümleri çerçevesinde hukuki yararının bulunduğunun açık olduğu- Davacının, taşınmazında meydana gelen zararın TMK’nın 738. maddesi çerçevesinde giderilmesi talebinin TBK’nın 52. madde hükmü de gözetilerek belirlenmesi gerektiği-