Ticaret sicilinde kayıtlı olmayan kişinin tacir olduğunun her türlü kanıt ile isbat edilebileceği—
Hem icra dairesine hem de icra mahkemesine itiraz eden borçlunun, icra mahkemesine yaptığı itirazın reddedilmesi gerekeceği—
«İflas ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiği» hususunun şikayet yolu ile icra mahkemesine bildirilemeyeceği, bu hususun icra dairesine bildirilip, «itirazın kaldırılması» talebi üzerine ticaret mahkemesince inceleneceği—
Ticareti terk eden tacirler hakkında terk durumunun ilânından itibaren bir yıl içinde iflas yoluyla takip yapılabileceği—
İflas ödeme emrinin tebliği üzerine, mutlaka «dilekçe ile», «7 gün içinde», «icra dairesine» itiraz edilmesi gerekeceği, aksi takdirde itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı—
Türk Ticaret Kanunu uyarınca tacir olan/sayılan gerçek ya da tüzel kişiler hakkında iflas ödeme emri gönderilip, iflas davası açılabileceği—
İflas yolu ile takip istemi üzerine, borçluya «örnek: 4-5 (eski; 53) icra emri gönderilemeyeceği—
Adi iflas yoluyla takiplerde de, «gecikmiş itiraz» hükümlerinin uygulanabileceği—
Ticaret siciline kayıtlı olmamakla beraber, bir ticari işletmeyi kısmen dahi olsa kendi adına veya başka kişilerle müştereken işleten kişi hakkında da iflas kararı verilmesi istenebileceği—