Muhattabın tespit edilecek yurt dışı adresine Tebligat Kanunu 25. maddesine göre mahkemenin gerekçeli kararının ve davalı idarenin temyiz dilekçesinin tebliğ edilmesi gerektiği; tebligatın yapılamaması halinde Tebligat Kanununun 28. maddesi gereği yurtdışında ilânen tebligat yapılması gerektiği-
Kendilerine usulünce tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya iş yeri de bulunamayan kimsenin adresinin meçhul sayılacağı- Davalıların adres kayıt sistemindeki adresleri araştırılıp şayet oradan bir sonuç alınamazsa ilanen tebligat yoluna başvulması gerektiği- Adres kayıt sistemi adresleri araştırılmadan belirtilen davalılara doğrudan ilanen tebligat yapılmasının savunma hakkını kısıtlar mahiyette olduğu-
Tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılacağı- Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin bilinen en son adresi olarak kabul edileceği ve tebligatın bu adrese yapılacağı- Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim edeceği ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştıracağı, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarihin, tebliğ tarihi sayılacağı-
Tebligat yapılacak şahsın bilinen en son adresine tebligat yapılacağı, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın buraya yapılacağı- kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya iş yeri bulunamayan tebligat muhatabının, adresinin meçhul sayılacağı- İlan yolu ile tebligat, başvurulacak en son yol olduğundan, mahkeme, muhatabın adresini resmi ve özel Kurum ve dairelerden veya zabıta aracılığıyla soruşturarak tespit ettirebileceği- İlanen tebliğde, ilan metninin mahkeme ilan tahtasına asılması yoluyla da ilan edilmesi gerektiği-
Tebligat yapılacak şahsın bilinen en son adresine tebligat yapılacağı bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresinin, bilinen en son adresi olarak kabul edilerek tebligatın buraya yapılacağı- Kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya iş yeri bulunamayan tebligat muhatabının, adresinin meçhul sayılacağı- İlan yolu ile tebligatın başvurulacak en son yol olduğu ve mahkemenin muhatabın adresini resmi ve özel Kurum ve dairelerden veya zabıta aracılığıyla soruşturarak tespit ettirebileceği- İlanen tebliğde, ilan metninin mahkeme ilan tahtasına asılması yoluyla da ilan edilmesi gerektiği-
Kendilerine ilanen tebligat yapılıp da dosyaya avukat aracılığı ile katılan davalılar hariç olmak üzere, usulüne uygun adres araştırması yapılmaksızın kendilerine ilanen tebligat yapılan ve hatta ilanen tebligatta adı ve soyadı yanlış yazılan davalılar bakımından gerek usul hukuku bakımından taraf teşkilinin tamamlandığı, gerekse davalıların hukuka uygun olarak savunma haklarını kullanmalarına imkan sağlandığı söylenemeyeceği-Davacıların elatmanın önlenmesi davasında aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespiti bakımından, davacılara veraset ilamı ibraz etmeleri için gereken sürenin verilmesi dava açma ehliyetinin bulunması halinde ve taraf teşkilinin usûlüne uygun yapılacak tebligatlarla, olmaz ise yasal prosedüre uygun olarak yapılacak adres araştırmalarından da bir sonuç elde edilemezse başvurulacak ilanen tebligatla sağlandıktan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Davacı ile davalının adı, soyadı ve adreslerinin dava dilekçesinde bulunmasının dava dilekçesinin zorunlu unsurlarından olduğu- Zorunlu unsurların eksik olması halinde, hakimin davacıya eksikliği tamamlaması için bir haftalık kesin süre vereceği ve bu süre içinde eksikliğin tamamlanmaması halinde davanın açılmamış sayılacağı- Dava dilekçesinde husumet yöneltilen davalının adresinin muhtıranın tebliğinden itibaren yedi günlük kesin süre içinde bildirilmesi, aksi taktirde davanın açılmamış sayılacağına karar verileceği-
İlanen tebliğin ancak adresi meçhul olanlara yapılacağı- Davalının adresi tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden, ayrıca haricen zabıta vasıtasıyla araştırılıp saptanmadan ve belgelere bağlanmak suretiyle tespit ettirilmeden ilanen tebligat yapılmasının geçersiz olduğu-
Davalı kooperatif, kanunda sayılan kurum ve kuruluşlardan olmadığından adres araştırması ve sonucuna göre ilanen tebligat yaptıramayacağı- Davalı kooperatifçe, birinci ihtarnamenin kooperatife bildirilen adreste tebliğ edilememesi üzerine, Tebligat Kanunu ve Tüzük hükümlerine göre resmi ve hususi müessese ve dairelerden ve zabıta vasıtasıyla adres araştırması yaptırmak ve sonucuna göre ilanen tebligat yapılması için Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapmak yetkisine sahip olanlardan biri olan yetkili noterlikten ilk ve ikinci ihtarname ile ihraç kararının tebliğinin istenmesi gerektiği-
Savunma hakkı ile sıkı sıkıya ilişkili olan adres araştırmasının zabıtaya yaptırılan bir inceleme ile sınırlı tutulmasının hakkın kısıtlanmasına yol açacağı- Adres araştırmasının geniş bir çerçeve içerisinde ele alınması, soruşturmanın çok yanlı ve özellikle kanuni karine ile tespit edilen ikametgahta yapılması gerektiği- Yapılan soruşturma ile adres tespiti imkanı bulunamamışsa ilanen tebliğin zorunlu hale geleceği- İlanen tebligat uygun şekilde ulaşacağı umulan bir gazete ile yapılacağı-İlanen tebligat en son başvurulacak bir çare olduğu- E.tmanın önlenmesi isteğine ilişkin davanın taşınmaza fiilen elatan kişiye karşı açılması gerektiği- Dava konusu hangi taşınmaza hangi davalının ne kadar bir alanda müdahalesi olduğu sağlıklı bir şekilde uzman bilirkişi marifetiyle tespit edilmeden infazı mümkün olmayacak şekilde sonuca gidilemeyeceği-