İflas erteleme istemine ilişkin uyuşmazlıkta iflasa karar veren mahkemece "iflas kararının iflas dairesine bildirilmesine, kararın iflas dairesince ilan edilmesine ve iflas avansının iflas dosyasına aktarılmasına karar verilmesi" gerekirken, bu hususlarda karar verilmemesi ve avansın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Mahkemece, davacı şirketin varlıklarının rayiç değerlerinin tespiti ile bu tespite göre alınacak bilirkişi raporunda davacı şirketin borca batık olmadığının belirlenmesi halinde davanın reddine, borca batıklığın halen devam ettiğinin tespiti halinde ise mülga ancak derdest davalarda uygulanmasına devam edilen İİK'nın 179/b maddesi uyarınca iflas erteleme tedbirlerinden ilk tedbir tarihinden itibaren en fazla 5 yıl süreyle yararlanılabileceği bu kadar süre ile iflas erteleme tedbirlerinden yararlanmasına rağmen borca batıklığı devam eden şirketin iflasına karar verilmesi gerekeceği-
Takip türünün değiştirilmesinden önceki takip talebinde yer verilip, iflas yolu ile takibe eklenmeyen alacak kalemlerinin de depo emrinde yer almasının doğru olmadığı, bu şekilde düzenlenen depo emrine dayalı olarak davalının iflasına karar verilemeyeceği, bu nedenle davacının iflas takibinde yer alan alacak kalemlerine göre depo emrine esas alacağının yeniden hesaplattırılarak davalı borçluyu usulüne uygun ihtaratlı depo emri tebliğ edilmesi gerektiği-
Şirketin iflasına karar verilen onama ilamının tebliğinin iflas masasının kanuni temsilcisi olan iflas idaresine yapılacağı-
İş mahkemesinde görülmekte olan, işçi alacaklarına yönelik dava sırasında, işverenin iflası halinde dahi, İİK'nun 194. maddesi uyarınca, davaya iş mahkemesinde devam edileceği- İşverenin, işçi alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce, iflası halinde ise alacağın iflas masasına kaydedilmemesi durumunda, asliye ticaret mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerektiği-
Bankacılık Kanunu gereği üyelerinin bir kısmı, Fon'un gösterdiği adaylar arasından icra tetkik merciince seçilen müflis bankanın, iflas idaresinin kararının iptali talepli davasının görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu-
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve fer'i müdahilin temyiz itirazlarının yerinde görülmediği-
Bilirkişi raporu ile kayyım raporları arasında farklı tespitlere yer verilmiş olup mahkemece bilirkişi raporuna itibar edilmeme gerekçesi tam olarak açıklanmadan, kayyım raporları nazara alınarak iflas erteleme talebinin davacı şirket yönünden kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu-
Usulünce ilanlar yapılmadan, davalı şirketin iflasına karar verilmesinin hatalı olduğu- İflas isteyen alacaklı ilk alacaklılar toplanmasına kadar olan masraflardan sorumlu olup, mahkemece bu masraflar ile iflas kararının kanun yolları için gerekli bütün tebliğ masraflarının peşin verilmesinin istenmesi gerektiği- Davacıya iflas avansı yatırtılmadan iflas kararı verilemeyeceği-
Gerekçede yer alan “iflasına karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” ibaresinin maddi hatadan kaynaklandığı ve mahallinde düzeltilebileceği-