TÜRK MEDENİ KANUNU > - Aile Hukuku > - VESAYET > - VESAYET DÜZENİ > - VESAYETİ GEREKTİREN HÂLLER > - B. Kısıtlama > Madde 406 - II. Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim
Madde Listesi Madde 406 - II. Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim
Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı hukuki sebebi yanında (TMK. mad. 405), kısıtlanması istenenin taşınmaz ve gelirlerinin kötü yönetildiğini ve bunların korunması gerektiğini beyanla kötü yaşam tarzı ve kötü yönetim sebebiyle de (TMK. mad. 406) vesayet kararı verilmesi istenildiğinden, mahkemece bu konuda araştırma yapılmadan karar verilemeyeceği-
Davacı sadece "Akıl hastalığı veya akıl zayıflığı"na dayalı olarak değil, "Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı, kötü yönetim" uyarınca da kısıtlama isteminde bulunmuş olduğundan, tarafların bu istekle ilgili delillerinin de toplanarak, gerçekleşecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece hakkında kısıtlanma kararı verilenin Adli Tıp İhtisas Dairesine gönderilerek raporlar arasındaki çelişki giderilmeden eksik tahkikatla karar verilemeyeceği-
Vesayete ilişkin işlerin, kamu düzeniyle ilişkisi sebebiyle res'en araştırma ilkesine tabi olduğu,bu sebeple bu davalarda iddianın genişletilmesi yasağının geçerli olamayacağı, davada Türk Medeni Kanununun 406. maddesinde yer alan kısıtlama sebebinin mevcut olup olmadığı yönünde gerekli araştırmanın yapılması ve bu yönde gösterilecek delillerin toplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacı Türk Medeni Kanunu’nun 406. maddesinde yazılı olan vesayeti gerektiren hallerden; mal varlığını kötü yönetmesi sebebiyle kendisini ve ailesini darlık veya yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açması nedeniyle, vesayet altına alınmış olup, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı bulunmadığına dair alınan raporun, kısıtlılığın devamına veya kaldırılmasına herhangi bir etkisinin bulunmayacağı ve TMK. m. 6 uyarınca herkesin iddiasını ispatlaması gerekeceği-
Vesayet makamının elden çıkarılan mal varlığı değerleri ile kalan mal varlığı değerlerinin gerçek değerlerini tesbit etmesi, sonucuna göre Türk Medeni Kanunun 406. maddesi koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekeceği–
