“Nüfus kaydının düzeltilmesi” davalarının kamu düzeni ile ilgili olduğu, hakimin tarafların iddia ve savunmaları ve ileri sürülen delillerle bağlı olmadığı–
“Yaş düzeltme” davasının bir kez açılabileceği ancak gerçek yaş ile kesinleşmiş bir ilamla düzeltilmiş olan yaş arasında uyum bulunmadığında ceza hakiminin, maddi gerçek açık bir biçimde ortada iken, biçimsel gerçekle yetinip sanığa fazla ceza veremeyeceği-
Bir kimsenin doğmadan nüfusa tescili mümkün bulunmadığından, yaşı düzeltilmek istenen kişinin nüfusa tescil edildiği tarihten daha sonraki bir tarihte doğmuş gibi –hayatın olağan akışına aykırı biçimde– yaşının küçültülemeyeceği–
«Yaş düzeltme» davalarında hem ilgilinin tam kuruluşlu bir hastaneye gönderilerek kemik grafisine dayanan sağlık raporunun alınması hem de nüfusa kaydına esas olan doğum ilmühaberinin nüfus idaresinden getirtilerek, burada imzaları bulunan tanıkların da dinlenmesi gerekeceği–
“Yaş tashihi” davası açma hakkının “yalnız kişinin kendisi tarafından kullanılabilecek” haklardan olmadığı, (bu nedenle davanın veli ya da vasisi tarafından veya C. Savcısı tarafından açılması gerekeceği)–
“Bir kimsenin gerçekte kendi çocuğu olmadığı halde başka bir çocuğu kendi çocuğuymuş gibi kendi nüfusuna tescil ettirdiği” iddiasıyla mirasçıları tarafından “nüfus kaydının iptali” için dava açılabileceği–
Bir kimse evli kişilerin birleşmesinden doğmadığı halde, yanlışlıkla onların çocuğuymuş gibi tescil edildiği takdirde, bu vakıanın ispat edilmesi halinde kayıtın düzeltilebileceği ancak açılan davanın neseple ilgili olmayıp yanlış kayıt davası niteliğini taşıdığı için herhangi bir süre ve ispat şeklinin sınırlı olmadığı-