İşe iade davasının ön koşulları yönünden bir eksikliğin bulunmadığı- Kamu düzenine aykırılık teşkil edecek bir hususa rastlanmadığı- Davalıların tüm istinaf nedenlerinin yerinde olmadığı, Hükümde kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği,- İstinaf başvurusunun esastan reddi-
İş kazası, meslek hastalığı, haksız fiil kapsamı- Olayın Kuruma ihbarı için süre verilmesi talebinin Kurum tarafından reddedilmesi hâlinde, Kuruma ve işverene karşı iş kazası veya meslek hastalığının tespiti amacıyla dava açmak üzere süre verilerek süresi içerisinde açılacak davayı bekletici mesele yapmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesinin gerekip gerekmediği- Davacı tarafa iddia olunan olayın SGK'ya ihbarı için süre verilmesi, talebin Kurum tarafından reddedilmesi hâlinde, Kuruma ve işverene karşı iş kazasının tespiti yönünde dava açması için süre verilmesi, dava açıldığı takdirde bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği- "Davacının iş ilişkisinden kaynaklı olarak meydana gelen haksız fiil sonucunda beden ve ruh sağlığı ihlâl edildiğinden malûl duruma geldiği, bahsi geçen olayla zarar arasında illiyet bağı bulunduğu, davacının iş ilişkisinin devamı sırasında iş ilişkisinden kaynaklı olarak ve iş sözleşmesinin feshi sürecinde davalılarca gerçekleştirilen eylemlerin bütün olarak kişiliğin korunması hakkını ihlâl eden haksız fiili oluşturduğu ve bu haksız fiil sonucunda davacının malûl olduğu, bu durumda olayın iş kazası veya meslek hastalığı kapsamında değil haksız fiil kapsamında olduğunun kabul edilmesi gerektiği, eldeki davada maddi ve manevi tazminat koşullarının oluştuğu" görüşünün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
Sendikal tazminat talepli davada işin esasına girilerek feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığının tespiti yerine iş sözleşmesinin ihtiyari arabuluculuk kapsamında anlaşma ile sonlanması nedeniyle feshin sendikal nedene dayandığının ileri sürülemeyeceğinin kabulünün hatalı olduğu-
İşçinin davranışlarına dayanan feshin gerçekleşebilmesi için, işçinin somut olarak tespit edilmiş sözleşme ihlali nedeniyle, işverenin işletmesel menfaatlerinin zarar görmesinin şart olduğu, davalı işverence, işyerinde çalışan işçilere indirimli araç satışı uygulaması yapıldığı, söz konusu indirimli araç satışı imkânından faydalanan işçilerden indirimli araç alma hakkının üçüncü kişilere menfaat sağlamak için kullanılmaması veya bir yıl dolmadan alınan aracın üçüncü kişiye satılmamasına yönelik yazılı taahhütname alındığı, uyuşmazlık konusu dosyalarda davacı işçilerin bu taahhüde aykırı davrandıklarının tespit edilmesi üzerine işverence sözleşmeye aykırı davrandıkları, doğruluk ve bağlılığa uymayan eylemde bulundukları gerekçesi ile sözleşmelerinin feshedildiği, ancak, davacı işçilerin imzaladığı taahhütnamede; işçinin taahhüde aykırı davranmasının yaptırımının da düzenlendiği, söz konusu düzenleme uyarınca, taahhüde aykırı davranılması hâlinde işçinin topluluk indirimi uygulaması kapsamından çıkarılacağı ve bir daha topluluk indiriminden faydalanamayacağı hususunun kararlaştırıldığı, bu nedenle, davalı işverence topluluk indirimi taahhütnamesine aykırı eylemde bulunan davacı işçinin sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiğinin kabul edilmesinin isabetli olmadığı-
Haklı ve geçerli sebep olmadan iş sözleşmesinin tarihinde feshi iddiası- Kıdem ve ihbar tazminatı istemi-
Makina operatörü olan işçinin kendi vardiyası olduğu tarihte ve üretim faaliyetleri ile sorumlu olduğu makinada çalıştığı sırada üretimi yapılan 1 ürünün omuz kaynakları patlak şekilde üretilmesi olayında kusurlu bulunarak iş akdinin feshedildiği, tanık beyanlarına göre daha önce de hatalı üretim gerçekleştiği ancak bu konuda herhangi bir disiplin işlemi uygulandığına dair bir delilin dosyada mevcut olmadığı, işçinin çalıştığı vardiyada davacı çalıştığı makineden sorumlu olsa da aynı zamanda kalite kontrol personelinin de ürünleri kontrol etmesi gerektiğinden ve bu kişilerden savunma alınmadığı ve herhangi bir ceza verilmediği anlaşıldığından işverence eşitlik ilkesine de uyulmadığı, ayrıca davacının savunmasının olayın gerçekleştiği günden 6 gün sonra alındığı, disiplin kurulunda ise işten çıkarma cezasının 4 üyeden sadece 1 üyenin imzası ile verildiği, çoğunluğun da sağlanmadığı, alınan bilirkişi raporuna göre ise davacının kalite kontrol personeli ile eşit oranda sorumlu olduğu buna göre, iş akdinin haklı ya da geçerli nedenle feshedildiği hususunun ispatlanamadığı-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, iş sözleşmesinin işverence feshinin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı ve davacının işe iade talebinin yerinde olup olmadığına ilişkindir...
Davacının ilk işe girdiği tarihte de ikinci bir işte çalıştığı, aynı döneme ilişkin her iki işyerinde bildirimlerin yapıldığı, iki yılı aşkın hizmet döneminde buna ilişkin herhangi bir ihtar vb. yaptırımla karşılaşmadığı, sadakat borcuna aykırılığın savunulmadığı, ispatlanmadığı, yapılan işin kuryelik olduğu, haksız rekabet oluşturacak bir durumunda ihlal edilmediği gibi yapılan işin niteliğine de uygun olmadığı, iş akdinin feshinin tüm bu nedenlerle haklı veya geçerli bir sebebe dayanmadığı, davacının işe iadesinin gerektiği-
Davacının geçersizliğine karar verilen ilk fesih tarihindeki ücretine zam yapıldığı sabit ve ispatlanmış olmadığından, ihbar tazminatı ile işe başlatmama tazminatı ve izin alacağının hesaplanmasında ilk fesih tarihindeki ücretin esas alınmasının gerektiği- İşe başlatmama tazminatı niteliği itibarıyla tazminat olduğundan uygulanması gereken faizin, yasal faiz olduğu-
Belirli süreli iş sözleşmesi yapılmasını gerektiren objektif koşullar mevcut olmasa da, taraflar arasında belirli süreli iş sözleşmesi yapılmış olup davacı işçi sözleşmenin belirli süreli olduğuna güven duymak suretiyle bakiye süreye ait ücretlerini talep ettiğinden, iş sözleşmesinin belirsiz süreli olduğunun işverence ileri sürülmesinin işçiyi koruma amacına aykırı olduğu gibi, hakkın kötüye kullanılması olarak da değerlendirilmesi gerektiği-