Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davası-
Maluliyet oranı % “0” olsa dahi, davacının iş kazası neticesinde yaralandığı ve vücut bütünlüğünün zarara uğramış olduğu anlaşılmakla, TBK.'nun 56. maddesinde belirtilen bedensel bütünlüğünün zedelenmesi koşulunun somut olayda gerçekleştiğinin kuşkusuz olduğu, hal böyle olunca, sigortalının manevi yönden zarara uğradığı kanıtlanamadığı gerekçesi ile eldeki manevi tazminat davasının reddolunmasının hatalı olduğunun kabulünün gerekeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Yaralamalı trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemi-
Ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat istemi-
İki taraflı ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemi-
Ölüm nedeniyle maddi-manevi tazminat istemine ilişkin davada, yolcuların uğradığı bedeni zararlar bakımından taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortacısı, trafik sigortacısı ve varsa ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bakımından müşterek ve müteselsil sorumluluğun düzenlenmediği, sıralı bir sorumluluğun düzenlendiği, yolcunun uğradığı bedeni zararların, taşımayı yapan aracın zorunlu karayolu taşımacılık sigortası kapsamında ise bu aracın trafik veya ihtiyari mali mesuliyet sigortacısının sorumluluğunun doğmayacağı, limit aşımında sırasıyla zorunlu ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacılarının sorumluluğu söz konusu olacağı, Bu durumda, hükmedilen tazminat miktarlarının davacının desteğinin yolcu olarak bulunduğu aracın zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigortası poliçe limitini aşmadığı, aracın trafik sigortacısı olan davalının sorumluluğunun bulunmadığı-
Trafik kazadından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasında, oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmadığı, manevi tazminatın takdirinde TBK. mad. 56'daki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olduğundan hükmün isabetli olduğu-