Buğday ektiği taşınmazın mer’a olarak sınırlandırılması üzerine, buğdayları ekmiş olan davacının «ürün bedeli»ni değil, ürünün yetiştirilmesi için zorunlu giderler olan «sürme», «tohum ve ekim giderleri»ni isteyebileceği–
E. davası açmak mümkün ise tespit davası açılamaz kuralının geçerli olabilmesi için, eda davası sonunda verilecek hükmün tespite ilişkin bölümü ile tespit davası sonunda alınacak tespit hükmü arasında, meydana getirdikleri kesin hüküm (m.237) etkisi bakımından hiç biri fark bulunmamasının gerekeceği-
Davacının, kötüniyetle başkasına ait tapulu taşınmaza kendi malzemesi ile bina ve eklentiler (gecekondu) yapan ve ağaçlar diken kimse konumunda olması halinde, davalı taşınmaz malikinden ancak bu malzemenin en az değerini talep edebileceği-
Haricen (resmi şekline uymadan) satın aldığı taşınmazda meyve ağacı yetiştiren alıcının, iyiniyetli sayılacağı ve tarlanın (toprağın) adına temliken tescilini isteyebileceği-
Kavak ağaçlarının, olgunlaştığı zaman kesilip götürülmek amacıyla yetiştirildikleri ve MK. 684 uyarınca dikili bulundukları toprağın tamamlayıcı parçası durumunda da olmadıkları, MK.nun 722 - 724’de düzenlenen “muhdesat” dan da sayılmadıkları-
Başkasının taşınmazına dikilen fidanların, o taşınmazın tamamlayıcı parçası (MK. 684) olacağı; fidanları diken kişinin kötüniyetli olması halinde MK. 723’deki tazminatı isteyebileceği, fakat iyiniyetli olması halinde ise fidanların değerinin arzın (toprağın) değerinden fazla olması halinde, “haklı tazminat karşılığında arzın kendisine temliken tescilini” isteyebileceği-
MK. 729 yoluyla MK. 724 uyarınca başkasının toprağına ağaç dikmiş olan kişinin, toprağın kendisine “temliken tescilini” isteyebilmesinin, bu maddede öngörülen “objektif” ve “subjektif” koşulların gerçekleşmesine bağlı olduğu-
Dikilen fidanların meyveli ağaç haline gelmiş olmaları nedeniyle, “ağaçların sökülmelerinin aşırı zarar doğurup doğurmayacağı” konu-sunda bilirkişiden ayrıntılı rapor alındıktan sonra uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması gerekeceği-
Ağaçların sökülmesinin aşırı zarar doğuracağı ve ağaçları dikenin de iyiniyetli olması halinde, açılan “elatmanın önlenmesi ve kal (söküm)” davasında, MK. 724 hükmüne göre tescil davası açması için davalıya süre verilmesi gerekeceği-