İtirazın iptali kararından önce borçlu şirketin tasfiye sürecine girdiğinin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin ilandan anlaşılması nedeniyle şirketin borcu ödeme gücünün bulunmadığının kabulü gerekeceği-
Sanığın hangi eylemiyle mal varlığından neleri eksilttiğinin şikâyet dilekçesinde belirtilmesinin gerekeceği-
Müşteki vekili 23.12.2008 havale tarihli dilekçesi ile ilk verdiği 18.07.2008 tarihli şikâyet dilekçesindeki delilleri değiştirmemiş, sadece alacaklıyı zarara sokmak kastiyle satışını yaptığını iddia ettiği taşınmazın Tapu Sicil Müdürlüğünün bölge numarası ile ada ve parsel numarasını hatalı belirttiğini beyan ederek doğrusunu bildirdiği dikkate alındığında, bu düzeltmenin, İİK'nun 351 inci maddesindeki şikâyetçinin dilekçe veya beyanında gösterdiği delillerle bağlı olduğuna ilişkin düzenleme çerçevesinde değerlendirilemeyeceği ve düzeltme dilekçesinde bildirdiği taşınmazın satış bilgileri getirtilerek davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Şikayet dilekçesinde sanık hakkında “ticareti terk suçu” ndan dolayı bir şikayette bulunulmadığı halde, sonradan yargılama sırasında şikayetçi vekilinin beyanı ile bu suçun yargılamaya dahil edilerek, bu suçtan dolayı hüküm kurulamayacağı-
Şikâyet dilekçesindeki, sanığın yetkilisi olduğu borçlu şirketin menkul ve gayrimenkul bir mal varlığının bulunmadığının tespit edildiğine, aynı işletmenin başka firmalar ve kişilere de borcunun olduğu duyumunu aldıklarına ilişkin ifade ile birlikte, isnat olunan suçun işlendiğine dair herhangi bir delil de sunulmaması karşısında, atılı suçun oluşmadığının kabulü gerekeceği-
Şikâyet dilekçesinde, sanığın hangi eylemleriyle alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mal varlığından neleri eksilttiğinin somut olarak belirtilmesinin gerekeceği-
Şikâyetçinin dilekçe veya beyanında gösterdiği delillerle bağlı olduğuna yönelik İİK.'nun 351 inci maddesindeki düzenleme karşısında, hâkimin re'sen araştırma zorunluluğunun bulunmadığı-
Şikâyet dilekçesinde sanığın alacaklısını zarara uğratmak kastiyle hangi eylemleriyle mal varlığından neleri eksilttiğinin somut olarak belirtilmemiş olmasına göre, verilen beraat kararında isabetsizliğin bulunmadığı-
Her ne kadar şikayet dilekçesinde sanığın İİK.’nun 333/a maddesine göre cezalandırılması istenmiş olsa bile, dilekçede ileri sürülen iddiaların İİK.’nun 331/I maddesinde yaptırıma bağlanan suçu oluşturması halinde, yasa maddesinin dilekçede yanlış gösterilmesinin, iddiaların gösterilen delillere bağlı olarak araştırılmasını önlemeyeceği-