Mahkemece, davacının arttırdığı talep miktarları 12565 parsel sayılı taşınmaz için 132.500,00 TL iken talep aşılarak 150.000,00 TL katılma alacağına, 282 parsel sayılı taşınmaz yönünden 106.000,00 TL iken talep aşılarak 120.000,00 TL'ye hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu- Mahkemece, davalının annesinden devraldığı hisse edinilmiş mal olarak kabul edilip davacı lehine alacağa hükmedildiği, ne var ki, anneden davalıya yapılan bu devrin yukarıda açıklanan ilkelerden anlaşılacağı üzere bağış olarak kabulü gerekeceği, bu fiili karinenin aksini ispat yükünün davacı tarafta olduğu, davacı tarafın parası ödenerek taşınmazın davalının annesinden satın alındığını dosya kapsamından ispatlayamadığının anlaşıldığı, mahkemece, bu taşınmazın tamamı yönünden davalının kişisel mal olduğu ve tasfiyeye dahil edilemeyeceği gözetilip davacı tarafın alacak talebinin reddi gerekeceği- Davacı lehine hükmedilen alacağın, katılma alacağı niteliğinde olduğu, bu durumda Yargıtay'ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihinin karar tarihi olduğu, mahkemece, karar tarihi olan 09.06.2016 tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesi gerekirken, kararın kesinleştiği tarihten itibaren faiz yürütülmüş olmasının doğru olmadığı-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüld ...