Tasarrufun iptali davasının amacının, borçludan olan alacağını tahsil edemeyen davacı alacaklı borçlunun mal kaçırma amacı ile iptale tabi tasarruf yaptığını ispatlaması halinde alacağını tahsil imkanı tanımak olduğu-Bu nedenle davacının alacağının gerçek bir alacak olması gerektiği- Ancak borçlu önceden yaptığı ancak iptalini istediği bir takım tasarrufları için alacaklı olarak göstereceği bir kişi ile anlaşarak aslında gerçek olmayan bir alacak ilişkisi yaratarak, aralarında sanki bir alacak -borç ilişkisi varmış gibi takibe geçilmesini ve nihayi amaç olarak üçüncü kişi ile arasında gerçekleşen tasarrufun iptalini sağlamak isteyebileceği- Yani borçlu ve alacaklı muvazaalı bir takip yaparak borçlunun tasarrufunun iptal edilmesini amaçlayabileceği- Böyle bir durumda davalı üçüncü kişinin "alacağın gerçekte var olmadığını, muvazaalı olarak yaratıldığını" ileri sürebileceği-

I. DAVA   Davacı vekili dava dilekçesinde; borçlu Ş. Sabo hakkında yapılan takibin sonuçsuz kaldığını, dava konusu taşınmazını 17.05.2012 tarihinde tarihinde mal kaçırma amacı ile diğer davalı amcasının oğlu ve yakın arkadaşı A. Sabo'ya devrett ...