Davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yönün olmadığı, iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre vekaletin hile ile alındığı iddiasının aynı zamanda vekaletin kötüye kullanıldığı iddiasını da içereceğinde kuşku olmadığı, o halde, davada dayanılan hukuki sebeplerden birinin vekalet görevinin kötüye kullanılması olduğunun kabul edilmesi gerekeceği, bilindiği üzere, Borçlar Kanunu'nun temsil ve vekalet aktini düzenleyen hükümlerine göre, vekalet sözleşmesinin büyük ölçüde tarafların karşılıklı güvenine dayandığı, vekilin borçlarının çoğunun bu güven unsurundan, onun vekil edenin yararına ve iradesine uygun davranış yükümlülüğünden doğacağı, öte yandan, vekil ile sözleşme yapan kişi 4721 s. Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 3. maddesi anlamında iyi niyetli ise yani vekilin vekalet görevini kötüye kullandığını bilmiyor veya kendisinden beklenen özeni göstermesine rağmen bilmesine olanak yoksa, vekil ile yaptığı sözleşmenin geçerli olduğu ve vekil edeni bağlayacağı, vekil vekalet görevini kötüye kullansa dahi bu hususun vekil ile vekalet eden arasında bir iç sorun olarak kalacağı, vekil ile sözleşme yapan kişinin kazandığı haklara etkili olamayacağı-

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 16.05 ...