Bonoda kural olarak ispat yükünün 'senedin bedelsiz olduğunu' iddia eden tarafa ait olduğu, ancak, bir defa bir mal alışverişine dayandığı 'malen' kaydıyla ya da bir alacak borç ilişkisine dayandığı 'nakten' kaydı ile senede yazılmışsa, artık buna uyulması gerektiği; bu kayıtların aksinin savunulmasının senedin ta'lili (nedene, illete bağlanması) anlamına geldiği ki, böyle bir durumda ispat yükü yer değiştireceği, senedi ta'lil edenin, savını kanıtlamak yükümlülüğü altına gireceği- Senette borcun nedeni 'mal' ya da 'nakit' olarak belirtilmişse, tarafların yazılı borç sebebine dayanmaya hakkı olacağından, ispat yükü bunun aksini ileri süren tarafa ait olacağı, eğer yanlardan biri senet metninde yazılı kaydın doğru olmadığını söylüyorsa, lehine olan senet karinesi çürümüş sayılacak, bunun sonucu olarak da, iddiası paralelinde ispat yükünü de üstleneceği, buna senedin ta'lili dendiği, bu anlamda 'ta'lil senet metninde açıklanan düzenleme (ihdas) nedenine aykırı beyanda bulunma' anlamına geldiği-
1. Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi ...