3. HD. 19.09.2018 T. E: 2017/3615, K: 8697-
Muhtıranın, hukuki sonuç doğurabilmesi için usulünce düzenlenmesi gerektiği- Eksik temyiz giderlerini tamamlaması için çıkarılan muhtırada masrafın yatırılacağı yer olarak “mahkeme veznesi” yerine “dosyaya yatırılması” ibaresinin kullanılmasının muhtıranın geçersizliğine sebebiyet vereceği-
Faiz oranı konusunda, alacaklı ile borçlu arasında yapılmış olan bono dışındaki sözleşmelerde öngörülen ve bono nedeniyle alınacak faizi belirleyen (akdi faiz) anlaşmanın tarafları bağlayacağı- Sözleşmede öngörülen faiz oranının uygulanabilmesinin takip dayanağı bonoya açık atıf yapılmış olması, bir diğer ifade ile bono bedeli hakkında, sözleşmede kararlaştırılan faizin uygulanacağının, bononun vade ve tanzim tarihleri ile miktarı belirtilmek suretiyle açıklanması şartına bağlı olduğu- Yabancı para borcunun vadesinde ödenmemesi halinde alacaklının, bu borcu vade veya fiili ödeme günündeki rayice göre Türk parası ile ödenmesini isteyebileceği- Vade tarihinden fiilen ödeme tarihine kadar, Devlet Bankalarının o para birimi ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranına göre faiz istenebileceği-
Mahkemece, ilam ve yasa maddesi gözönüne alınarak, Devlet Bankalarının yabancı parayla açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına fiilen uyguladığı en yüksek faiz oranları sorularak bu oranlar üzerinden yaptırılacak inceleme ile sonuca gidilmesi gerekeceği-
Kesin süreyi düzenleyen 6100 sayılı HMK'nun 94/3. maddesinde; kesin süre içinde yapılması gereken işlemi, süresinde yapmayan tarafın, o işlemi yapma hakkının ortadan kalkacağı hususunun düzenlendiği, o halde, mahkemece, borçlu vekilinin süresi içinde bildirdiği bankaların faiz oranları esas alınarak düzenlenen 20.05.2015 tarihli ek rapora göre karar verilmesi gerekirken, kesin süre içerisinde yerine getirilmeyen bir işlemin bu süre geçtikten sonra yerine getirilmesine yasal olanak bulunmadığı halde, alacaklı vekilinin kesin süreden sonra bildirdiği bankaların faiz oranları esas alınarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Yargılama sırasında davalının davaya konu bağımsız bölümü dava dışı kişiye devrettiği anlaşıldığından 6100 sayılı HMK'nın 125/2 madde ve fıkrası gereğince işlem yapılması, sonra işin esasına yönelik bir karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerektiği-
İşyeri kayıtlarının, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgelerin, işyeri iç yazışmalarının, ücret bordrolarının delil niteliğinde olduğu, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda, tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerektiği-
3. HD. 22.09.2022 T. E: 5142, K: 6954
Takibe dayanak yapılan ilamda, hükmedilen kıdem tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte tahsiline karar verildiği, kararın uygulanması gereken kısmının hüküm fıkrası olduğu, icra hakiminin yorum yolu ile sonuca ulaşamayacağı-
Sözleşmede daha yüksek akdi veya gecikme faizi kararlaştırılmadığı hallerde, yabancı para borcunun faizinde Devlet Bankaları’nın o yabancı para ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanacağı, Bankaların, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Tebliğleri gereğince uygulayacakları azami faiz oranlarını tespit ederek, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasına bildirmek zorunda oldukları, ancak bildirilen bu oranlar bankaların mevduat kabulünde uygulayabilecekleri azami oranlar olup, fiilen uyguladıkları oranlar ile farklılık gösterebileceğinden, Devlet bankalarından fiilen uygulanan oranlar sorularak, faiz oranlarının tespitinin gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.