Ayıplı ürünün iadesi ile satış bedelinin tahsili isteği-
Bozma üzerine yapılan yargılamada, mahkemece bozma ilamına uyup uymama yönünde karar verilmeden evvel, bozmada işaret olunduğu üzere davalı S.’a tebligat yapılıp yapılmadığının araştırılması yoluna gidildiği ve tebligat yapıldığı yönünde gelen cevabi yazılar dayanak alınarak direnme kararının verildiği; bu durumda ortada direnme kararı bulunmayıp, bozmadan esinlenilerek yapılmış araştırmaya dayalı yeni bir hükmün bulunduğu, dolayısıyla dosyanın, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesi gerektiği-
Davacı tarafından davalıya alacağın ödenmesi içinde ihtarname keşide edilerek ödemenin 7 gün içerisinde yapılması talep edilmiştir. Bu durumda temerrüt tarihi, ihtarnamenin borçluya tebliğ edildiği tarihe ilave edilecek 7. günün sonudur. Diğer yandan taraflar arasında sözleşme ile temerrüt faiz oranı kararlaştırılmadığından, alacağa 3095 sayılı Yasa uyarınca temerrüt faizi uygulanması gerekeceği-
Alacağın yalnızca bir bölümü için açılan davanın kısmi dava olduğu bir davanın kısmi dava olarak nitelendirilebilmesi için alacağın tümünün aynı hukuki ilişkiden doğmuş olmasının ve alacağın şimdilik belirli bir kesiminin dava edilmesi gerekeceği-
Vekaletsiz iş görme hükümlerine dayalı olarak imalat bedelinin tahsili istemine ilişkin davada, davacı vekili, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde "serbest piyasa rayiçleri" üzerinden hesaplama yapan uzman görüşü sunmuş olup, mahkemece gerekçede belirtilmemekle birlikte uzman görüşüne itibarla hüküm kurulduğu anlaşıldığından ve HMK. mad. 293 uyarınca uzman görüşü taraf delili olup mahkemece, bu delil karşı tarafa tebliğ edilmediği gibi, uzman görüşü, bilirkişi raporuyla da denetlenmediğinden, mahkemece konusunda uzman ayrı bir bilirkişi kurulu aracılığıyla mahallinde inceleme ve keşif yapılarak -uyulmasına karar verilen bozma ilamı doğrultusunda- davacının alacağı ile ilgili rapor alınıp uzman görüşü denetlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Davalının, kendisi tarafından yaptırıldığı sabit olmayan asma katın sökülmesi için gerekli olan süre yönünden kira bedelinden sorumlu tutulmasının doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki nama ifaya izin ve alacak davaları-
Kiralanana yapılan faydalı masraf bedelinin tahsili ve kazanç kaybı istemine ilişkin açılan davada, kiracı satımdan önce zorunlu ve faydalı masraflar yapmış ve taşınmazı davalı bu hali ile satmış, satış bedeli bu aşamadaki inşaat durumuna göre oluşmuş ise davacının bu harcamaları davalıdan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteyebileceği- Zenginleşme bedeli belirlenirken davalı tarafından tahliye sırasında davacı kiracı tarafından sökülüp götürüldüğü belirtilen imalat bedelinin alacak tutarından düşülmesi gerektiği; ancak bu tutar düşülürken götürüldüğü iddia olunan kalemler yönünden ispat yükü davalıda olup davalı; tahliye sırasında davacının götürdüğünü iddia ettiği kalemleri kanıtlaması gerektiğinden, bu husus usulüne uygun olarak kanıtlanmaksızın davalının beyanı esas alınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
Asıl ve karşı alacak davalarının-
Dava dışı vekil ile davacı üçüncü kişi arasında azilden önce yapılan 20.5.2006 tarihli harici satış sözleşmesinin vekil edeni bağlayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.