Vakıflar Genel Müdürlüğü yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağından hüküm fıkrasının 3-a bendindeki "davalıdan" sözcüğü yerine "davacıdan" yazılmak; hükmün 4. bendinin karar metninden çıkartılmak; 5-a bendinin sonunda yer alan "davalıdan alınarak davacılara verilmesine" sözcükleri yerine "davacılar üzerinde bırakılmasına" yazılmak ve "5-a" bent numarası "4-a" olarak değiştirilmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile onanmasına karar verilmesinin gerekeceği-
Davacı dava dilekçesinde vakıf senedinin 4/p ve h fıkralarının değiştirilmesini istediği ve dava kabul edildiği halde tescil kararında, senet değişikliğine ilişkin olarak düzenlenen noter senedinin tarih ve numarasının gösterilmemiş olması doğru değil ise de; bu yanılgının giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Davanın devamı sırasında davacının vefat etmesi halinde, davanın reddi yerine, "...dava konusu hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına..." şeklinde karar verilmesi gerektiği-
2762 sayılı Vakıflar Kanunu ve bu Kanuna dayanılarak çıkartılan Vakıflar Tüzüğü'ne göre yapılan yazılı sınavda başarılı olamaması sebebiyle Merkez Tevcih Komisyonu'nun 16.11.2006 tarih ve 10 sayılı kararıyla vakfın Y. Y. adına niyabeten yönetilmesine karar verildiği ve bu şekilde vakfın yönetiminin ve temsilinin halen devam ettiği, böylece 5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca dava ihbar edilen ve mahkemece tevliyete ehil evlat olduğunun tespitine karar verilen Y. Y.'in ancak vefat veya mütevellilikten çekilmesi halinde on yıllık sürenin başlayacağı dikkate alınmadan, hukuki dayanağı bulunmayan davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
5737 sayılı Vakıflar Yasası’nın 76.maddesi (2762 sayılı Vakıflar Yasasının 40.maddesi) gereğince, gaile fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin davalarda, Vakıflar Genel Müdürlüğü kanuni hasım olmaları sebebiyle, davanın kabulü halinde yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması doğru değil ise de; bu yanılgının düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Mahkemece yapılacak işin; birinci paragrafta belirtilen bilirkişi raporlarının arasındaki çelişkinin giderilmesi için konunun uzmanı bilirkişiden vakıf senedi ile buna dayanılarak çıkartılan yönetmelik ve aynı konudaki daha önceki uygulamaları hesaplama yapan rapor alınıp oluşacak sonuca göre bir karar vermek olmasının gerekeceği-
Uygulamada karışıklık ve duraksamaya sebep olacak şekilde, davanın kabulüne karar verildiği halde, davacının hangi vakfın evladı olduğunun açıkça gösterilmemiş olmasının ve 5737 sayılı Vakıflar Yasası’nın 76.maddesi (2762 sayılı Vakıflar Yasasının 40.maddesi) gereğince; gaile fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin davalarda, Vakıflar Genel Müdürlüğü kanuni hasım olduğu halde yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile sorumlu tutulması doğru değil ise de; bu yanılgının düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyeceği-
Dışarıda hazırlanan tescili istenilen vakfa ait senedin, noterlikçe sadece imzaları onaylanmış olup böyle bir senet resmi düzenleme şeklinde yapılmış sayılamayacağından davacı tarafa bu eksiklik giderilmek üzere süre verilip ondan sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmesinin gerekeceği-
5737 Sayılı Vakıflar Kanunu’nun 76. maddesi gereğince, gaile fazlasına müstahak vakıf evladı olduğunun tespitine ilişkin davada, Vakıflar Genel Müdürlüğü yasal hasım olduğundan davanın kabulü nedeniyle mahkeme masrafları ile sorumlu tutulması doğru değil ise de; bu hususun düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
Dava dilekçesinde gaile fazlasına müstehak vakıf evladı olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.