İCRA VE İFLÂS KANUNU > 6 - İflâs Yoliyle Takip > - III - KAMBİYO SENETLERİ (ÇEK, POLİÇE VE EMRE MUHARRER SENET) HAKKINDAKİ HUSUSİ TAKİP USULLERİ: > - A) Haciz yolu ile takip: > Madde 169/a - İtirazın İncelenmesi
Süresinde takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçluların itirazlarından vazgeçmelerinin ve gerekse alacaklının itiraz kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesinin, tazminat isteminin incelenmesini engellemeyeceği-
“Ödeme belgesi” olarak mahkemeye sunulan belgede, takip konusu bonoya atıf bulunmadığından, alacaklı da yapılan ödemeyi inkar ettiğinden, ispat yükü borçluya düştüğünden, borçlunun “itfa itirazı”nın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından sunulan “ödeme belgesi”nin takip konusu borç nedeniyle verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede takip dosyasına/takip konusu senet yada çeklere açıkça atıf yapılmış olması gerektiği-
Borçlunun “borca itirazı” üzerine icra mahkemesince takip muvakkaten durdurulmuş ise itirazın reddi halinde borçlu aleyhine takip konusu alacağın % 40’dan (şimdi; %20'den) aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilebileceği (takip muvakkaten durdurulmamışsa böyle bir tazminata hükmedilemeyeceği)-
“Borca itiraz” sırasında, dilekçesinde icra dosya numarasını doğru olarak bildirmiş olan borçlu vekilinin, alacaklının ismini yanlış yazmış olmasının, maddi hata sayılıp, borçlu vekilinin itiraz nedenlerinin incelenmesini engellemeyeceği-
Borçlunun zamanaşımı itirazının kabulü üzerine mahkemece “takibin durdurulması” yerine “takibin iptaline” karar verilemeyeceği gibi, zamanaşımı nedeniyle, işin esasına girilmeden karar verilmiş olduğundan, alacaklı aleyhine %20 oranında tazminata hükmedilemeyeceği-
“Çekin/senedin keşide tarihinde ve alacak miktarını belirten kısmında tahrifat yapıldığı” iddiasının –uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden- bilirkişi incelemesi yaptırılarak araştırılması gerekeceği-
İcra mahkemesince borçlunun itirazının “esasa ilişkin nedenlerle” reddedilmiş olması ve icra mahkemesince “takibin geçici olarak durdurulmasına” karar verilmiş olması halinde borçlu aleyhine (alacaklı yararına) tazminata hükmedilebileceği; borçlunun itirazının “süre aşımı nedeniyle” reddine karar verilmesi halinde ise böyle bir tazminata hükmedilemeyeceği-