Aleyhine açılan elatmanın önlenmesi davasına karşı davalının “da-va konusu yeri, davacının miras bırakanından taşınmaz satış vaadi ile satın aldığını” ileri sürmesi halinde, davalıya “cebri tescil davası” açmak üzere süre verilmesi, dava açılması veya nizalı yerin ifrazının mümkün olmaması halinde, MK. 722 vd. göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekeceği-
Yıkımın (kal’ın) aşırı zarar doğuracağı hallerde, arsa sahibinin binanın en az malzeme bedeli karşılığında kendisine verilmesini istememesi halinde, mahkemece “yıkım kararı” verilemeyeceği, “elatmanın önlenmesine” karar verilmekle yetinileceği-
Özel mülkiyet konusu olmayan yerler hakkında MK. 722 vd. maddelerindeki temlik hükümlerinin uygulanmayacağı-
Tapusuz taşınmazlar için açılan “elatmanın önlenmesi ve kal dava-ları”nda, MK. 722 (ve 724) madde hükümlerinin uygulanamayacağı-
Yıkımına karar verilen binanın, MK. 722 uyarınca “yıkımından fa- hiş zararın doğup doğmayacağı” tespit edilmeden yıkım kararı verileme- yeceği-
Davada kal de istendiğine göre, davalı tarafından yapılan binanın yıkımının aşırı zarar doğurup doğurmayacağı üzerinde durulmadan ve aşırı zarar söz konusu ise hazinenin yararlanma oranı da gözönünde bulundurularak, en az malzeme bedeli üzerinden davacının temellüke razı olup olmadığı araştırılmadan kal’e karar verilemeyeceği-
Yıkılması istenen bina eski eser korunma sahasının ayrılmasından sonra geri kalan kısım üzerinde kaldığına ve belediyece bina yapmak üzere davalıya imar durumu verildiğine ve projesi tasdik edildiğine göre, yapının yıkılmasına karar verilemeyeceği-
2613 s. K. uyarınca çözümlenmesi gereken uyuşmazlıklarda, mahkemece yıkım (kal) kararı verilemeyeceği-