Davalı erkeğin öğretmen olduğu, aylık 3.400,00 TL gelirinin bulunduğu, adına kayıtlı taşınmazların ve araçların olduğu, kendi evinde oturduğu, buna karşılık davacı kadının ise gündelikçi olarak çalıştığı, bu işten elde ettiği gelirin sabit olmadığı, kiralık evde oturduğu, aylık 550,00 TL kira ödediği, evliliğin süresi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecesi, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi, maddi tazminatın niteliği, ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat, günün ekonomik koşulları dikkate alındığında kadın eş yararına hükmedilen maddi tazminat miktarının az olduğu, hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha uygun miktarda tazminat ödenmesine karar verilmesi gerektiği-
Davalı iş yerinde çalışması nedeniyle davacı tarafa yapılmış ve itiraza uğramayan ücret ödemelerini gözeterek hesap yaptırmak, kararın davacı tarafça temyiz edilmemiş olması nedeniyle davalı taraf lehine oluşan usuli kazanılmış hakları gözeterek; özellikle bu hesap raporunda belirlenen ücret katsayısını aşmamak ve işlemiş devre sonu olarak esas alınan 31.12.2019 tarihinden sonra yürürlüğe giren asgari ücret değişikliklerini rapora yansıtmadan hesap yapılmasına dikkat etmek, sonuca göre tespit edilecek maddi tazminat alacağını dikkate alarak karar verilmesi gerektiği-
Davalının usuli kazanılmış haklar gözetilerek, davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek(eksik varsa temin edilerek), dosya kapsamında hükme esas alınan raporu da irdelenmek suretiyle, kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, ATK İhtisas Kurulu'ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından rapor alınması gerektiği-Hesaplanan zarardan, davacının arkadaşının aracından yolcu olması nedeniyle %15 oranında hatır taşıması indirimi yapılmış ise de Dairemiz uygulamalarına göre bu oranın %20 olması gerektiği-Davacının hesap edilen maddi zararından öncelikle %20 hatır taşıması indirilerek, kalan miktardan da davadan önce yapılan ödemenin güncellenmiş halinin düşülmesi ile ulaşılacak tazminata hükmedilmesi gerektiği- 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği-
Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun konusu olan ve bu suç isnadıyla yargılanarak haklarında mahkumiyet hükmü kurulan işçilerin sebep olduğu zararın tazmini için açılan davada, kasten işlenen bir suç karşısında işverenin personelinin eylemlerine karşı bir önlem alması kendisinden beklenemeyeceğinden işverenin müterafik kusuru bulunduğu gerekçesiyle tespit edilen zarar miktarından %50 indirim yapılmasının hatalı olduğu-
Komşu taşınmazda yapılan hafriyat çalışmaları nedeniyle, davacıya ait 3 katlı yapıda meydana gelen zararın tazmini istemine ilişkin somut uyuşmazlıkta, davacının, taşınmazına komşu olan davalılardan M.’e ait taşınmazda yapılan hafriyat çalışmasında gerekli önlemler alınmadığından 3 katlı yapısının giriş merdiveni, giriş cephe duvarlarında ve taşıyıcı olmayan iç duvarlarında kısmen çatlamalar oluştuğunu, yaptığı müracaat üzerine E. Belediyesinin 31/03/2011 tarihli statik raporunda binanın bu çalışma nedeniyle oluşan hasarlar nedeniyle İmar Kanun'un 39. ve 40. maddelerine göre tehlike arz ettiğinin ve tahliyesi gerektiğinin belirtildiğini, 04/04/2011 tarihinde meydana gelen zarara ilişkin tespit yaptırdığını, savcılığa şikayet dilekçesi vermesi sonucunda ceza davasının açıldığını ve derdest olduğunu, binanın mühürlenmesi ve içinde oturulamayacak hale gelmesi nedeniyle de 2014 yılı sonunda hasarlı yapıyı yıktırdığını belirtip, davalıların inşaat hafriyatı yapılırken taşınmazına verdiklerini iddia ettiği ve tespit dosyasında belirlenen 235.000 TL’lik zararın davalılardan tahsilini istediği anlaşılmakla,davacının eldeki davayı açmakta TMK’nın yukarıda ifade edilen hükümleri çerçevesinde hukuki yararının bulunduğunun açık olduğu- Davacının, taşınmazında meydana gelen zararın TMK’nın 738. maddesi çerçevesinde giderilmesi talebinin TBK’nın 52. madde hükmü de gözetilerek belirlenmesi gerektiği-
İnternet ortamında oluşturulan sistem üzerinden satıcı veya sağlayıcıların mal ve hizmet satışına aracılık edenlerin bir yandan elektronik aracı hizmet sağlayıcı, diğer taraftan ise alım satıma konu eşyanın kargo yoluyla taşınmasını üstlenen kişi konumunda olup davalının her iki açıdan sorumluluğunun değerlendirilmesi gerektiği- İnternet ortamında oluşturdukları sistem üzerinden satıcı veya sağlayıcıların mal ve hizmet satışına aracılık edenlerin sorumluluklarının 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 48. maddesinin 5. fıkrasında düzenleme altına alındığı, uygulamada satıcı veya sağlayıcılar dışında onlara aracılık eden üçüncü kişilerin, oluşturdukları sistem çerçevesinde satıcı veya sağlayıcıların mal veya hizmetlerinin mesafeli yöntemle tüketicilere ulaşmasına aracılık etmekte oldukları, aynı zamanda satıcı veya sağlayıcı adına tüketiciden mal veya hizmetlerin bedelini de tahsil ettikleri, bu durumda bu kişilerin de satıcı veya sağlayıcılar gibi tüketicilere karşı maddede yazan hususlardan dolayı sorumlu olacakları, ancak bedel tahsil etmeden sadece satıcı veya sağlayıcılar ile tüketicilerin iletişime geçmelerine aracılık eden ve genellikle yer sağlayıcı niteliğine haiz olan internet sitelerinin bu fıkra hükümlerine tabi olmayacağı-
Kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde Adli Tıp Kurumundan usulüne uygun, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla, yeni bir rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği- Davacının araçtan fırlama durumu ve emniyet kemerinin takılı olmamasının müterafik kusur teşkil edeceğinden bu nedenle hesaplanan tazminattan %20 oranında indirim yapılarak tazminatın belirlenmesi gerektiği- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesi gereği, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması durumunda AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Yolcu taşınması için uygun olmayan kamyonda ve 32 kişi ile istiap haddini aşar şekilde yolculuk yapması suretiyle zararın artmasına olan etkisi dikkate alınmak suretiyle tazminattan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği- Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesi gereği, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretin altında kalması durumunda AAÜT'nin 17. maddesi gereğince karar yılındaki maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Davacının trafik kazası nedeniyle yaralanması sonucu hesaplanan geçici ve sürekli iş görmezlik zararından önce müterafik kusur indirimi yapılıp daha sonra davalı sigorta şirketi tarafından dava tarihinden önce yapılan ödemenin güncellenerek düşülmesi gerekirken İtiraz Hakem Heyetince önce güncellenen ödeme sonra müterafik kusur nedeniyle %20 indirim yapılmış olduğu, oysa, hesaplanan tazminattan önce müterafik kusur indirimi yapılıp, daha sonra güncellenen ödemenin düşülmesi gerektiği-
10. HD. 20.09.2022 T. E: 2021/6426, K: 10868