“Kıdem tazminatının ücretten sayılacağına” ilişkin bir hüküm bulunmaması nedeniyle, tamamının haczedilebileceği–
Borçlu tarafından açılan menfi tespit davasında, alacaklı durumundaki davalının alacağının varlığını def’i yoluyla ileri sürmüş olması halinde, borçlunun açtığı bu davanın zaman aşımı keseceği–
‘Aile ve şahsın hukukun ilişkin ilamlar’ kesinleşmeden takip konusu yapılamaz ise de nafakaya ilişkin ilamların takibe konulabilmesi için kesinleşmelerinin gerekmediği–
E.ya ilişkin hüküm içermeyen ilamların «ilamlı takip» konusu yapılamayacağı–
Takip dayanağı ilamda «temerrüt tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek işletme kredisi üzerinden temerrüt faizine» hükmedilmiş olması halinde, alacaklının işletme kredisi veren -Halk Bankası, T.Kalkınma Bankası, T.Sınai Kalkınma Bankası gibi- kamu bankalarınca uygulanan en yüksek işletme kredisi faizini isteyebileceği–
Borçlu ile üçüncü kişi arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, ileride doğması muhtemel haklar için (ileride borçluya ait olacak katlar için) henüz borçlu adına kayıtlı olmayan, üçüncü kişiye (arsa sahibine) ait bulunan taşınmaz (daireler) üzerine haciz konulamayacağı–
Alacağın aslı ile idarece hesaplanan faizini idareden alırken «fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamış olan» alacaklının, daha sonra faiz alacağı için takipte bulunamayacağı–
Takip dayanağı ilamda «ilamda yazılı alacağa işletme kredisi faizinin uygulanması»nın öngörülmüş olması halinde, icra mahkemesince (tetkik merciince) işletme kredisi veren tüm kamu bankalarınca fiilen uygulanan en yüksek işletme kredisi faizleri sorulup, hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık dilimler esas alınarak kademeli olarak değişen her dönem için faizin hesaplanarak itiraz hakkında oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği–
Maddi tazminata ilişkin olarak verilen kararların kesinleşmesine gerek kalmadan karar tarihinden itibaren faiz istenebileceği–