Bozma kararından sonra bozmaya uyularak verilen hükmün yeni bir hüküm olduğu, bozmaya uyularak tesis edilen hükmün, tüm istekleri karşılar şekilde yeniden yazılması gerekeceği, mahkemece, bu husus gözetilmeksizin, asıl dava yönünden verilmiş karar Yargıtayca bozulmadığından yeniden karar verilmesine yer olmadığı şeklinde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Hüküm altına alınan miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin HMK'nın 297/2. maddesine aykırı olduğunun düşünülmemesinin hatalı olduğu-
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi davalarında, davalının hiçbir kusuru olmasa da, elatmanın önlenmesine, eski hale getirme ve tazminata hükmedilebileceği- Su boruları yerin altından geçiyor olsa da; arzın üstü ve altı parsel malikine ait olup, buradan geçirilecek her türlü mecra irtifakının, parsel malikinin izni ile mümkün olduğu- Mahallinde yeniden keşif yapılarak davalı tarafından geçirildiği iddia edilen boruların tam olarak hangi parsel altından geçtiğinin izlenebilir ve denetime elverişli raporla belirlenmesi gerektiği- Ek bilirkişi raporunda, tahliye kanalının işler hale getirilmesi veya yeni tahliye kanalı yapılması sureti ile davacının parseline yağmur sularının dolmasının engelleneceği belirtildiği halde, mahkemece bu husus değerlendirilmeksizin doğrudan dolgu malzemesinin davacı parseline zarar vermeyecek hale getirilmesine karar verilmiş, zararın ne şekilde giderileceği ya da ne tür önlemler alınması gerektiği açıklanmasızın hüküm tesis edilmiş olduğundan, infaza elverişli olmayacak şekilde kurulan hükmün bozulması gerektiği-
Mahkemece, mahallinde yapılacak keşif ve keşif mahallinde dinlenilecek tanık beyanları ile, davacı tarafın ...... parsele yönelik müdahale iddiasının araştırılması ve toplanacak delillere göre bu iddia konusunda da olumlu-olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile davacının ....... parsele yönelen talebi hakkında herhangi bir karar verilmemiş olmasının isabetli olmadığı-
Mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemeyeceği-
Hem asıl, hem de birleşen dosyalarda ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği-
Davacının dava dilekçesinde, ........ no'lu parsele ilişkin olarak ecrimisil isteminin yanı sıra el atmanın önlenmesine karar verilmesini de talep ettiğinin anlaşıldığı, mahkemece, bu talep de değerlendirilerek sonucuna göre olumlu olumsuz karar verilmesi gerekeceği-
Davacılar elbirliği ortağı olduklarından mahkemece, kabule konu payın miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Hükmün esasını teşkil eden duruşmada tefhim edilen hüküm özeti (kısa karar) asıl olup gerekçeli kararın buna göre oluşturulmak zorunda olduğu, mahkeme tarafından hüküm özeti ile hüküm sonucu arasında çelişki yaratılmasının usule aykırı olduğu-
Davalı karşı davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında, hükmün sonuç kısmında her bir dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulmalı ve taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğinden, davalı-karşı davacı erkeğin boşanma davası yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesinin usul ve kanuna aykırı olduğu- Yerel mahkeme kararında ziynet alacağı davasının kabulüne ilişkin gerekçeler karar yerinde gösterilmeyerek gerekçesiz şekilde hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu-