Ticari defterlerin ibrazı için vekile verilen kesin süreye rağmen, defterlerin ibraz edilmemiş olması halinde -asile ayrıca bu konuda süre verilmesine gerek kalmadan- İİK.nun 178. maddesindeki koşulların oluştuğu da davacı tarafça kanıtlanamamışsa, davacının "iflâsa karar verilmesi" isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği– Defterlerini usulüne uygun tutmayan ve alacaklılara zarar vererek aciz haline düşen şirketin kendi iflâsını isteyemeyeceği–
Doğrudan doğruya iflâs talebinin -Ticaret Sicili Gazetesi ve yurt düzeyinde tirajı 50.000'in üzerinde bir gazete dışında- "iflâs edenin muamele merkezinin bulunduğu yerdeki" bir gazetede de ilan edilmesi gerekeceği–
Aciz halinde bulunduğu bilirkişi raporu ile saptanmış bulunan davacı hakkında İİK. 178'e göre iflâs kararı verilmesinde bir sakınca bulunmadığı–
İİK.nun 178. maddesi uyarınca iflâsına karar verilmesini istemiş olan davacı borçlunun durumunun, mahkemece "muhasebe konusunda uzman" bilirkişiden rapor alınarak, İİK. 178'de öngörülen koşulların oluşup oluşmadığının araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği–
İflâs talebinin sadece yurt çapında yayınlanan bir gazetede ilan edilerek ayrıca Ticaret Sicili Gazetesi ile mahalli gazetede ilan yapılmadan, mahkemece İİK. 178'e göre borçlunun iflâsına karar verilemeyeceği gibi "ilk alacaklılar toplantısına kadar gerekli masrafların depo ettirilmesi"nin ve "iflâsın açıldığı anın -saat ve dakikanın- gösterilmemesi"nin de usul ve yasaya aykırı olacağı–
Şirketin borca batık olduğunun bilirkişi raporu ile saptanması halinde, İİK.nun 178. maddesindeki koşullar aranmaksızın aynı kanunun 179. maddesine göre zorunlu olarak iflâsına karar verilmesi gerekeceği- Şirketin borca batık olması halinde iflâs talebinde bulunması zorunlu olup, bu durumda şirketin hangi sebeple bu hale geldiğinin sonuca etkisi olmayacağı–
Limited şirket ortağı olmak "tacir" sayılmak için yeterli olmadığından, davacı ortağın aynı zamanda tacir sayılıp sayılmadığının da araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği–
Oğullarının borcuna kefil olan ve onlar lehine ipotek veren kişinin bu eyleminin onun "iflâsına tabi şahıs" sayılmasını gerektirmeyeceği–
Aktif ve pasif durumuna göre aciz halinde bulunan, mal kaçırmaya yönelik tasarrufları bulunmayan davacı şirketin iflâsına karar verilmesi gerekeceği-
Borçlunun doğrudan doğruya iflâs talebinin, "İİK.nun 166. maddesinde öngörülen usulle ilan edilmesi", "ilk alacaklılar toplantısına kadar gerekli olan giderlerin iflâs isteyene ödetilmesi", "incelemenin duruşmalı olarak yapılması", "if-lâs şartlarının oluşup oluşmadığı yönünden uzman bir bilirkişi kurulundan rapor alınarak" sonucuna göre mahkemece bir karar verilmesi gerekeceği–