Borca batıklık bildiriminde bulunarak iflasın istemesi halinde, bu durumun mahkemece re’sen tesbiti gerekeceği ve borca batıklığın tesbitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, davacının sunduğu delillere ek olarak, mahkemece gerekli görülen diğer deliller toplanmalı, bu kapsamda ilgisi görülen kamu kurumlarından alınacak bilgiler, yapılacak keşif ve mahkemece atanacak bilirkişilerce düzenlenecek raporlar da değerlendirilmesi gerekeceği-
İflasın ertelenmesi talebinin mahkemede incelenmesi (iflasın ertelenmesi talebi üzerine bu talebin kabulüne ya da reddine karar verilmeden önce mahkemece incelenerek hususlar)- iflasın ertelenmesi talebi üzerine, mahkemece talebin yetkili kişi/kişiler tarafından yetkili ve görevli mahkemede yapılıp yapılmadığının, borçlu şirketin/kooperatifin ‘borca batık olup olmadığı’nın, ‘sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı’nın –bu konuda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınarak- incelenmesi, fevkalede mühletten yararlanmış olup olmadığının araştırılması, iflasın ertelenmesi talebinin ilan edilerek bu talebin alacaklılara duyurulmuş olması, borçlunun malvarlığının kaydı değil rayiç değerinin saptanması, tensiple kayyım atanması, borçlunun borca batık olduğunun belirlenmesi halde ıslahının mümkün olup olmadığının –somut verilere dayanılarak üzerinde durulması gerekeceği-
İflas davasında davalı şirketin iflasına dair önceden verilen kararın sonucu araştırılarak şayet kararın kesinleştiği tespit edilirse konusu kalmayan davanın reddine, aksi durumda sonucunun beklenerek hüküm kurulması gerektiği-
Doğrudan doğruya iflas davalarında, davanın açıldığı hususunun İİK.’nun 178/2 maddesi yollamasıyla İİK.’nun 166/2 maddesi uyarınca ilan edilmesi gerekeceği-
İflas talebinin ilanında belirtilen 15 günlük sürenin geçmesinden sonra davaya müdahil olmuş olan alacakların, verilen iflas kararını temyiz edemeyecekleri-
Aciz halinde bulunduğu bilirkişi raporu ile saptanmış bulunan davacı hakkında İİK. 178'e göre iflâs kararı verilmesinde bir sakınca bulunmadığı–
Borçlunun doğrudan doğruya iflâs talebinin ilanı üzerine, alacaklıların davaya müdahale ederek "borçlunun iflâs talebinin hakkındaki takipleri ertelemek ve borçlarını ödemeyi geciktirmek için yaptığını" ileri sürmeleri halinde, mahkemenin bu itirazın yerinde olup olmadığını incelemesi gerekeceği–
Esnaf ve Sanatkarlar Siciline kayıtları olan -ve tacir olmadığı saptanan- davacı-borçlunun iflâsına karar verilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı–
Borçlunun iflâs talebinin, İİK. 166/II'deki usulle ilan edilmesi gerekeceği–
İflâs talebinde bulunabilmesi için vekile "özel yetki" verilmiş olması gerekeceği–