Haricen satın alınan taşınmaz üzerindeki binanın evlilik birliği içinde inşa edildiği hususunda taraflar arasında bir çekişme bulunmadığına göre; TMK'nun 219. maddesi uyarınca, taşınmazın arsası (zemini) edinilmiş mal niteliğinde olmamakla birlikte, üzerindeki binanın edinilmiş mal niteliğinde olduğunun kabulü gerekeceği-
743 s. MK'nun yürürlükte olduğu döneme ilişkin çalışmanın karşılığı olarak hak edilen kıdem tazminatın o eşin kişisel malı olduğu, 4721 s. TMK'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonraki çalışma karşılığında ödenen kıdem tazminatının ise edinilmiş mal grubuna gireceği- Eşin çalışma süresinin bir bölümünün 01.01.2002 öncesi, bir bölümünün sonrasına denk gelmesi durumunda; ödenmiş toplam tazminatın çalışma tarihleri göz önünde bulundurularak kişisel ve edinilmiş mal oranları ayrı ayrı belirlenmesi gerektiği; bu belirlemeden sonra, kıdem tazminatı da kullanılarak para ilave etmek suretiyle dava konusu taşınmazın satın alındığı kabul edilen miktarındaki kişisel ve edinilmiş mal oranlarının ayrı ayrı tespit edilmesi, bulunan oranlar dava konusu taşınmazın tasfiye tarihindeki (karara en yakın) sürüm değeri ile çarpılarak her bir eşin artık değere katılma ve değer artış payı alacakları saptanarak talep hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmedikleri takdirde TMK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu- Dava dilekçesinde "her türlü yasal kanıt" demekle aynı zamanda yemin deliline de dayandığının kabulü gerektiği- Edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli iken banka kredisi kullanılmak suretiyle satın alınan ve bu kredi için yapılan ödemelere ilişkin davacının katılma alacağı bulunduğunun kabulü gerektiği-
Yasal mal rejimi olarak kabul edilen edinilmiş mallara katılma rejimi süresi içerisinde edinilen taşınmazlardan kaynaklanan katılma alacağı isteğine ilişkin davada, istemin katkı payı alacağı olduğu kabul edilerek tarafların gelirlerinden hareketle hesaplama yapılamayacağı,taşınmazların karar tarihine en yakın tarihteki sürüm değerlerinin uzman bilirkişiler aracılığıyla (bir inşaatçı, bir mülk sahibi ve tarla bakımından bir ziraat mühendisinden oluşan kurul) saptanması gerektiği, söz konusu malların kişisel malla edinildiğinin davalı tarafından kanıtlanamaması halinde TMK'nun 222. maddesi uyarınca eşin bütün mallarının aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal kabul edileceği, TMK'nun 231 ve 236/1. madde ve fıkrası gözetilerek belirlenecek artık değerin yarısının katılma alacağı olarak davacı yararına hüküm altına alınacağı-
Katılma alacağı isteğine ilişkin davada, eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK. m.235/1) katılma alacağı belirlenmesi gerekeceği- Kredi ödemlerinin davalının babası ya da diğer yakınları tarafından yapıldığına dair somut bir delil ibraz etmediğinden, taşınmazın edinilmiş mal olarak kabulü ile boşanma dava tarihinde mevcut kredi borcunun taşınmazın değerinden düşülmesinden sonra kalan miktarın artık değer olarak nitelendirilmesinin isabetli olduğu- Davacı vekili dava dilekçesinde tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşken, sonraki dilekçesiyle tapu iptali ve tescil isteğine terdit ekleyerek alacak isteğinde bulunmuş, daha sonra da bu alacak isteğini ıslah etmiş olduğundan, son dilekçenin 2. ıslah olup olmadığı üzerinde durulması gerektiği- HMK. mad.176/2 gereğince aynı dava da ancak bir kez ıslah yoluna başvurulabileceğinden mahkemece, geçersiz ıslah dilekçesinin gözönünde tutularak hüküm kurulmasının hatalı olduğu- Davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, yargılama da kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin kabul red oranına göre paylaştırılması gerektiği-
Katılım bedelinin kişisel mallardan sağlandığının açıkça ispatlanamaması halinde, bedel karşılığı oynanan şans oyunlarından kazanılan ikramiyelerin "kişisel mal" değil; "edinilmiş mal" grubuna dahil olduğunun kabulü gerekeceği-
Davalı ikramiye çıkan milli piyango biletini kişisel mal ya da kişisel mal yerine geçen bir değerle aldığını iddia etmediğine ve aksini kanıtlayamadığına göre biletin günlük harcama kapsamında edinilmiş malla alındığı ve bu nedenle edinilmiş mal grubuna dahil olduğunun kabulü gerekeceği-
Mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş malların tasfiyeye tabi tutulacağı- Mal rejiminin sona erdiren ölüm sırasında sigortacı tarafından ödenen sigorta bedeli mevcut olmadığından, edinilmiş mal olarak kabulü ve mal rejiminin tasfiyesinde hesaplamaya dahil edilemeyeceği- Banka kredisi ile edinilen taşınmazın edinme değeri ve kredi borcunun mal rejiminin sona erdiği tarihten önce ödenmiş olup bedel karşılaştırıldığında, demenin toplam edinme değerine oranı % 4,25 olup, bu halde bu oran ile dava konusu taşınmazın karar tarihine en yakın tarihteki değerinin çarpımı ile elde edilecek miktarın yarısına katılma alacağı olarak karar vermek gerekeceği-
Taşınmaz 17.08.2010 tarihinde satış sonucu davalı adına tapuya tescil edilmiş ve 17.09.2010 tarihinde tapuda yapılan satış sonucunda davalının kardeşi adına tescil edilmiş olup, tapudaki tescil tarihi uyarınca taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin devamında satın alınan taşınmaz kural olarak TMK'nun 219. maddesi uyarınca edinilmiş mal niteliğinde olduğu-
Uyuşmazlık konusu araç kayden davalı adına kayıtlı değil ise de, evlilik birliği içinde edinildiği hususu sabit olduğundan, nizalı aracın 01.01.2002 tarihinden önce edinildiğinin belirlenmesi halinde, tarafların evlenme tarihinden edinim tarihine kadar gelir bilgilerinin getirtilerek usule uygun şekilde davacının katkı payı alacağının tespiti, aracın 01.01.2002 tarihinden sonra edinildiğinin saptanması halinde ise davacının katılma alacağının TMK'nun 219, 231, 235 ve 236. maddelerine göre belirlenmesi suretiyle sonucuna göre, taleple de bağlı kalınarak bir karar verilmesi gerekeceği-