Davacı evlilik birliği içinde edinilen bir parça taşınmazın alımındaki katkısı nedeniyle yarı payı oranında tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş, daha sonra davasını tamamen ıslah etmiş olduğundan, artık davanın tapu iptali ve tescil davası olarak değil katkı payı sebebiyle alacak davası olarak incelenmesi gerekeceği-
Davanın mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklı katılma alacağı niteliğinde olduğu, bu davaya bakmaya Aile Mahkemesi'nin görevli olduğu-
HMK'nun 177. maddesi uyarınca ıslah tahkikatın sona ermesine kadar mümkün olup, aynı Yasa'nın 181. maddesine göre, davasını kısmen ıslah etmek isteyen tarafa ıslah etmek istediği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verilmesi gerekeceği-
Katılma alacağı ve katkı payı alacağı davasında, davacı kadının ev hanımı olduğu, herhangi bir gelirinin bulunmadığı, herhangi bir malvarlığını binanın yapımı için tahsis etmediği ziynetlerin satılarak katkı yapıldığına ilişkin beyanlarının soyut nitelikte olduğu anlaşıldığından, davacı kadının 01.01.2002 öncesi döneme ilişkin binanın ilk üç katına ilişkin katkı payı alacağı talebi reddedilip sadece 01.01.2002 sonrasındaki edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklı binanın 4. ve 5. katlarına ilişkin alacak miktarıyla sınırlı olarak davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
TMK. mad. 166/3 gereğince, boşanma davalarında yapılan protokollerin geçerliliği hakimin protokolü uygun bularak tasdikine bağlı oluğu, tasdik edilmeyen ve böylece boşanma kararının eki haline getirilmeyen protokolün ise yok hükmünde olacağı; taraflar arasında her ne kadar protokol yapılmışsa da, boşanma ilamının eki olmayan ancak tarafların kabulünde bulunan protokole konu malların evlilik birliği devam ederken satın alındığı ve boşanma kararının kesinleşmesinden sonra elden çıkarıldığı, böylece protokolün infaz kabiliyetinin kalmadığı anlaşıldığına göre, mahkemece TMK. mad. 202 uyarınca taraflar arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu kabul edilmek suretiyle, iddia ve savunma doğrultusunda taraf delilleri toplanarak, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Boşanma davası sırasında mahkemece tasdik edilmeyen ve böylece boşanma kararının eki haine getirilmeyen protokolün yok hükmünde olduğu-
743 s. MK'nun yürürlükte olduğu döneme ilişkin çalışmanın karşılığı olarak hak edilen kıdem tazminatın o eşin kişisel malı olduğu, 4721 s. TMK'nın yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonraki çalışma karşılığında ödenen kıdem tazminatının ise edinilmiş mal grubuna gireceği- Eşin çalışma süresinin bir bölümünün 01.01.2002 öncesi, bir bölümünün sonrasına denk gelmesi durumunda; ödenmiş toplam tazminatın çalışma tarihleri göz önünde bulundurularak kişisel ve edinilmiş mal oranları ayrı ayrı belirlenmesi gerektiği; bu belirlemeden sonra, kıdem tazminatı da kullanılarak para ilave etmek suretiyle dava konusu taşınmazın satın alındığı kabul edilen miktarındaki kişisel ve edinilmiş mal oranlarının ayrı ayrı tespit edilmesi, bulunan oranlar dava konusu taşınmazın tasfiye tarihindeki (karara en yakın) sürüm değeri ile çarpılarak her bir eşin artık değere katılma ve değer artış payı alacakları saptanarak talep hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Dava konusu meskenin tamamının banka kredisi kullanılarak alındığı açık ise de meskenin taraflar arasındaki mal rejiminin sona erdiği tarihten sonra üçüncü kişiye satılması, mal rejimi sona erdiği sırada davalının mal varlığında bulunması sebebiyle tasfiyeye gireceği açık olup, tasfiye sonrası üçüncü kişiye yapılan satışın davacının katılma alacağı hakkını etkilemeyeceği-
743 sayılı TKM. mad. 170 uyarınca katkı payı alacağı isteğine ilişkin davada eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olmasına, TBK'nun 50. maddesi dikkate alınarak yazılı şekilde katkı payı alacağı tespit edildiğine, bu tür davalarda fedakârlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet kuralının da gözetilmesi gerektiğine göre davanın kısmen kabulünün isabetli olduğu-
Kadın adına kayıtlı “edinme tarihi” ve “edinme sebebi” gösterilmeyen 1992 model araç ile ilgili araştırma yapılarak tasfiyesine karar verilebileceği-