Sanık şirket hakkında İİK.’nun 345/a maddesinde düzenlenmiş olan suçtan dolayı birden fazla davanın bulunduğunun anlaşılması halinde mükerrer cezalandırmaya neden olunmaması için bu dava birleştirilerek yargılama yapılması gerekeceği-
İİK’nun 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için aynı yasanın 179 ve 6762 sayılı TTK.’nun 324. (yeni 6102 sayılı TTK.’nun 376.) maddesinde öngörülen koşullarda şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenerek sonucuna göre ‘şirketin iflasının istenmesi koşullarının bulunup bulunmadığı’nın tesbit edilmesi gerektiğinden, öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, şikayet tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesinin gerekip gerekmediği saptanıp sonucuna göre hukuki durumun takdiri gerekeceği-
Sermaye şirketinin İflasının istenmemesi hâli İİY'nın 345/a maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, burada cezalandırılan eylem, sayılan kişiler tarafından yasal koşullar oluştuğu halde iflasın istenmemesi olup; burada icra mahkemesince yapılan işlem, şirket veya kooperatifin iflasına karar vermek olmayıp, iflas koşulları doğduğu halde bunun istenip istenmediğinin saptanmasından ibaret olduğu-
Her ne kadar bilirkişi incelemesinin borçlu şirkete ait ticari defterler yerine bilanço üzerinden yapılması uygun değil ise de, ticari defterlerin ibraz edilememesi ve defterlerin temini için yapılan zabıta araştırmasında da, adresin boş arsaya denk geldiği, mahallinde tanıyan ve bilen bulunmadığının saptanmış olması karşısında, borçlu şirketin kayıplara karıştığının ve borca batık durumda olduğunun kabulünün zorunlu olduğu-
Sermaye şirketlerinde idare ve temsil ile görevlendirilmiş kimselerin şirketin iflasını istememeleri suçu, aynı işyeri hakkında aynı yetkilisi tarafından ancak bir kere işlenebilen bir suç olduğu-
Sanık hakkında hükmedilen 10 gün hapis cezasının, daha önce verilmiş bir hapis cezasından mahkumiyeti bulunmaması sebebiyle 5237 sayılı TCK' nun 50/3. fıkrasında öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmesi gerekeceği-
Temsil yetkisinin sona ermesinden soma herhangi bir imza tescil işlemi yaptırılmamış ise de, yetkilisi sanığın yapılması gereken acil işler bakımından şirketi temsil yetkisinin devam ettiğinin kabulü gerekeceği-
Ticareti terk suçu davasının iddianame ile açılmasının kamu davası niteliği kazandırmayacağı-
Sanıkların üzerine atılı suçun oluşup oluşmadığının anlaşılabilmesi için, borçlu şirkete ait ticari defterler, bilançolar ve banka hesapları üzerinde karşılaştırmalı olarak bilirkişi incelemesi yapılması zorunlu olması nedeniyle gerekli inceleme yapılmadan, borçlu şirketin fiili olarak ticareti terk ettiği, faal olmayan şirketin defter ve belgelerinin incelenerek iflas şartlarının oluşup oluşmadığının araştırılmasının hukuken yerinde olmayacağı gerekçesiyle ve eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilemeyeceği-