MK. 862/son hükmünün mutlak olup, ipotekli alacaklının iyiniyetinin korunmayacağı, eklenti sahibi olan üçüncü kişiye karşı ipoteğin hüküm ifade etmeyeceği–
«İş makinaları» 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun değişik 22/c-2 ve Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 29/a-4-2 maddeleri uyarınca ticaret ve sanayi odalarına tescili zorunlu araçlar olduğundan, satış ve devirlerinin ancak noterler veya trafik şube ve bürolarınca yapılabileceği (eğer; iş makinasının ticaret ve sanayi odasında kaydı yoksa, satış ve devir işleminin «sahiplik belgesi» esas alınarak, yine noterler veya trafik şube ve bürolarınca yapılabileceği)–
«Hayatın Olağan Akışına Aykırı İddialar»
Davacının haciz tutanağında yer alan «dava konusu hacizli eşyaların...’ya ait olduğu» şeklindeki beyanının «mahkeme dışı ikrar» niteliğinde olduğu–
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20/d maddesine uygun şekilde noterde düzenlenen sözleşme ile, iyiniyetle aracı satın almış olan kişinin mülkiyeti kazanacağı, mülkiyetin alıcıya geçmesi için trafik sicilinde aracın alıcı adına tescilinin -tescil işlemi «açıklayıcı» bir işlem olup, satışın geçerliliğini etkileyici nitelikte «kurucu» bir işlem olmadığından- zorunlu olmadığı–
Davacı eş ile davalı diğer eşi karı koca iken boşanmış olmalarına rağmen aynı evde birlikte oturmaya devam etmelerinin, boşanmanın «muvazaalı» (alacaklılardan mal kaçırma amacına yönelik) olduğunu göstereceği, muvazaalı boşanmanın alacaklının takip hukukundan kaynaklanan haklarını etkilemeyeceği, bu durumunda İİK. 97/a uyarınca «mülkiyet karinesi» borçlu yararına olacağından, haciz yapılan yerde bulunan taşınırların borçluya ait sayılacağı–
Haciz sırasında davacı üçüncü kişinin «haczedilen eşyaların kendisi ve borçlu ile bir ilgisi olmayıp annesine ait olduğunu» bildirdikten sonra icra müdürüne verdiği dilekçede iddiasını değiştirerek «eşyaların annesi ve borçlu kocasına ait olduğunu» ileri sürmesi halinde davacının bu beyanlarının mahkeme dışı ikrar niteliğinde olduğu–